ŞUBAT ŞİİRLERİ

Üzülmeyesin!

Bu hale bakıp üzülme ha,
Bir gün çıkarız sabaha!
Bozuk insanda ne hesap var ne baha!
Batıl gömüldü gayyaya, çıkmaz bir daha!

..

Ya insanın önünde hayaller adi kalır,
Ya da adi hayaller için insan alçalır.

Şubat 2013
..

Sahte

Vefa bir isim olarak kaldı dillerde!
Solmuş, yıpranmış güller ellerde!
Sahte gülüş sırıtıyor yüzlerde!
Seviyorum sözü neye yarar ki?

..

Bizi çağıran bir şey vardı aşka
Bizi çağıran bir şey başka..
Neydi o ruh öyle
Gel de şaşma...

(İstanbul, 17 Şubat 2002)
..

Onun yaşı daha on dokuzdu
Henüz yaşam yolunun başındaydı
Bir gün bisikletle işe gidiyordu
Elim bir kaza sonucunda can verdi
Organlarıyla tam dört kişiye can verdi

(11 Şubat 2007/ İstanbul)
..

Bir ıslık çalar önce rüzgâr
Sonra etekleri havalanır bir kadının
Görünmeyen bir erkek midir rüzgâr?
Siz ne dersiniz?

(24 Şubat 2007/ İstanbul)
..

bedenim sadık bir köpekti

ruhum metresin

gözlerimiz hep gülecekti

şimdi neredesin!
..

Ah sene,
Acımıyorum ah Sen’e…
Üzülüşüm, yanışım
Sana değil, Ahsen’e…

12 Şubat 2002, Kırca
..

Gönlüm senin sevginle,dolduğu günden beri.,
Saçmış olduğun ışık aydınlattı her yeri.
Her arzum her dileğim,senin için oluyor,
Sevgin yinede beni,epeyce korkutuyor..


26.şubat.1960
..

Bülbülün feryâdı hep gülden yana
Bir büyük sevdâ yanar aşktan yana
Ömrü güldür, aşkı güldür bülbülün
Herkesin her derdi kendinden yana

Vezni: fâ i lâ tün/fâ i lâ tün/fâ i lün

..

Sevmesini bilene, sevgi her şey demektir,
Tatlı söz ve tatlı dil, gönül almak, emektir.
Gönülden verir isen, tuzsuz aş, kuru soğan,
Dünyadaki en tatlı ve lezzetli yemektir...

14 Şubat 2011
..

Kadınım,esmer güzelim!
Sensizliğin çığ gibi düştüğü,bu şubat akşamında,
Gülümsemelerinle örtüyorum üşüyen bedenimi...
..

bildigim kavgalardan degilsin sen
geceye çalınmış bir leke gülüşün
gürültüyle düşen yaprak sesinden
nefesi tükenmiş ceset gibisin...



..

ocak bir ay dolusu hasretiyle yaşanır,
birisini çok sevecek kadar çok seviyorsan
bu hasreti yaşatan daha fazla beklemez bir şubat günü gelir
seni sevdiğine en azından sen inanıyorsan…
..

gel git yaşamların
geride bıraktığı midyeleri
ölmesinler diye
atıyorum denize

23 Şubat 2006
Mersin
..

O, zillete düşüren, hor ve hakir edendir
Horluktan kurtulansa, hep Hakk yolda gidendir
Hakk yolunu tutmayıp, sapkınlığa düşense
Cehennemi kazanıp, cenneti kaybedendir

(9 Şubat 2008/ İstanbul)
..

Sağlıklı bir alt yapı ise ve yücelmek mi hep insanlığa?
Elbet rahim doğallığında başından gelişerek topuğa
Yüce düşünceleri sahiplen alt yapılarında güçlen diye
Engin ve zengin bir duyguyu çağrıştıran gerçek işte!

Şubat 2006
..

Bir cinayet tasarlamalıyım senin için
Öyle bir cinayet olmalı ki
Profesyonel katiller bile şaşırsın
İki kaşının tam ortasından vurmalıyım seni
İki kaşının tam ortasına saplanmalı dudaklarım...

20 Şubat 98 Saat 22. 55 Ankara
..

Uzak doğunun dinginliğini ve sırrını al yüreğine. Sessizlik tahammül edilmez bir hal aldığında ki alacak, dayanmayı becerebildiğince tamsın. Güç dediğin acıyan ve acıya dayanan yerlerinle orantılı. Öğrenmek bedelsiz olmaz.

Uzaklık iyi gelir bazen. Değişimlere inanmaya çalışırken, aynı günü iki kez yakalayabiliyor olmanın keyfini çıkar. Sen başlayıp biterken, ben yeni yeni başlama telaşındayım güne. Özlüyorum üstelik, ruhu terbiye eden ve hisleri dizginleyen bir disiplin içindeyim.

Su gibi olmalı insan, su gibi kendine yol bulan. İçinde hiçbir kötülük barındırmayan ve sürekli akan, tıkandığında zorlayıp taşan. Bazen çağlayan, bazen de ince bir çizgide sakince yol alan. Uzaklıklar sınıyor şimdi, bambuların yeşerme hikayesinde aşkları. Üç beş gündü belki yokluğun, mevsimlere inat uzadı. Yine de su gibi olmalı dedim ya yürek, her dalgada sahile vuran, çakıl taşlarına hayat katan, bazen de varlığı için savaşılan ve sabırla kaynağında son bulan.


..

Adam olmayacağım!


Hep

Hep çocuk kalacağım...

..