Sesinin yüzölçümleriydi vakit, kelimelerin raksıydı an
En ulu değerlerin bir araya geldiği eski zaman hüznüydü
Yemyeşil çimlere uzanmıştı bir anda çocuk gölgelerimiz
Gürül gürül ırmakların aktığı bir menzilde şiir yazıyorduk
Nar gözesi yüreğin binlere bölünmüştü kulağına fısıldarken
Ruhumun ayaz iklimleri değişmiş, mevsim bahara dönmüştü
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan