Aşk ölümün bayramlıklı çocuklarıdır.
Gericisiyim hatıraların; huysuzluğunu saçlarından başlatırım kasıklarının.
Ve soluksuzluğunu hani o yabancılaşan burnunun.
İşte tam da tükenen yerde mürekkebimin kadife dudaklarında boş alıyor kalemim.
Ki sen dinmeyen maviliğin tenhasında, ki sen kokuşmuş uğultusunda şehrin. Ahh! o yabancı iyi ve güzel. O iki dere arasından dokunaklı duygularınla, ki sen sev.
Şimdi saat sensizin ertesi
Yıldız dolmuş gökyüzü ayaydın
Avutulmuş çocuklar çoktan sustu
Bir ben kaldım bir ben kaldım
Tenhasında gecenin avutulmamış ben
Şimdi gözlerime ağlamayı öğrettin ki bu yaşlar
Devamını Oku
Yıldız dolmuş gökyüzü ayaydın
Avutulmuş çocuklar çoktan sustu
Bir ben kaldım bir ben kaldım
Tenhasında gecenin avutulmamış ben
Şimdi gözlerime ağlamayı öğrettin ki bu yaşlar



