Aşk ölümün bayramlıklı çocuklarıdır.
Gericisiyim hatıraların; huysuzluğunu saçlarından başlatırım kasıklarının.
Ve soluksuzluğunu hani o yabancılaşan burnunun.
İşte tam da tükenen yerde mürekkebimin kadife dudaklarında boş alıyor kalemim.
Ki sen dinmeyen maviliğin tenhasında, ki sen kokuşmuş uğultusunda şehrin. Ahh! o yabancı iyi ve güzel. O iki dere arasından dokunaklı duygularınla, ki sen sev.
Satarsın gözlerinin dikkatini, ellerinin nurunu, bir lokma bile tatmadan
yoğurursun
bütün nimetlerin hamurunu.
Büyük hürriyetinle çalışırsın el kapısında, ananı ağlatanı
Karun etmek hürriyetiyle hürsün!
Devamını Oku
yoğurursun
bütün nimetlerin hamurunu.
Büyük hürriyetinle çalışırsın el kapısında, ananı ağlatanı
Karun etmek hürriyetiyle hürsün!