Biraz hüzün kokar sonbahar,
Sararan yapraklar mı dökülüyor, içimiz mi bilmiyorum.
Tıpkı hayallerimiz gibi çekip giden güneşli günlerin yerini alan yağmurlar,
İçimiz kadar dolu gri bulutlar kapladı gökyüzünün derin maviliklerini.
Dışımız da içimiz gibi üşüyor şimdi;
Ocak'ta kaynayan çayın buharından buğulanan pencere kenarından
Ağlayan göğü izlerken buluyor,
Dalıp gittiğimiz derinliklerde kalakalıyordu gözlerimiz.
Keşke ağaçtan düşen her yaprak gibi dökebilse insan
İçindeki acı ve kederlerini…
Tevekkül edebilse insan,
Sonbaharda yitirdiği yapraklardan şikayet etmeyen ağaçlar gibi,
Baharın geleceğinden emin bir şekilde Allah'a iman edebilse.
Döküldüğü yerden en güzel şekilde çiçekleneceğine,
Hüzne meftun olmuş kalplerimizin
Yağmur yüklü gri bulutlarını dağıtan
Güneşli günlerin geleceğinden duyduğumuz şüpheyle
Islandı kalplerimizdeki tertemiz sayfalarımız.
Daha uçmayı bile bilmeden göç etmeye zorlanan
Umut kuşlarımızın rüzgârda kırılan kanatları,
Yaralı oluşları bile vazgeçiremezken
Göğe olan vurgunluklarından,
Peki nedir seni vazgeçiren senden?
Tökezleyip düştün diye,
Hangi yolundan vazgeçebildin?
Kalkıp devam etmedin mi yoluna?
Peki şimdi nedir bu içindeki tükenmişlik hissi?
Nedendir bunca umutsuzluk, bu hüzün?
Gri bulutlara kapılıp doğanın güzel olan yanlarına
Kapadığın gözleri aç ve bak bir etrafına:
Renklerin ahengine, uyumuna…
Yağmurun kokusuna, ceketinin sıcaklığına,
Çayın tadına, kahvenin kokusuna,
Pencereden izlediğin yağmur damlalarına,
Allah'ın yaratma sanatına.
Anla artık ey can,
Huzur duada…
Allah'ı anmakta, dua içinde, kalbinde saklı.
Öğren artık kalbini doğru olana açmayı,
Bâki olana gitmeyi,
Batıldan uzaklaşıp Hakk’a gönül vermeyi.
Önce Allah’ı,
Sonra kendini
Ve nihayetinde Allah’ın yarattığını sevmeyi
Sana emredilen gibi...
İşte, yine hüzün kokan bir sonbahar
Ve yine umutla beklediğimiz bir bahar var.
Kışı görmeden bahara ulaşılmaz belki...
Çetin ve zorlu geçecek;
Eksilecek bir yanımız ya da kırılacak birkaç dalımız.
Fakat baharda,
Baharda çiçeklenip yeşerecek
Ve kapanacak iyileşmez sandığımız
Her bir yaramız.
Tıpkı bir çınar ağacı misali,
Öyle bir sal ki köklerini toprağa,
Yıkamasın seni hiçbir rüzgâr ve kasırga…
Yıkamasın ki ulaşabilesin
O çok sevdiğin,
Cıvıl cıvıl,
Ilık güneşli ilkbahara…
Kayıt Tarihi : 23.10.2025 20:40:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!