Bir demir pençe ki elleri
Yüreğimizin üstünde
Öylesine sıkı, öylesine ağır...
Canımız başka türlü acır,
Bedenimiz başka sancır.
Kimin için yaparlar bunu?
Senin benim için değil,
Dağların dorukları dumanlı olur
Geriye dönmez savaşçılar...
Fırtınayla yıkanmıştır ömürleri
Karla yıkanmıştır yüzleri...
Bu yüzden asla vedalaşmaz
Devamını Oku
Geriye dönmez savaşçılar...
Fırtınayla yıkanmıştır ömürleri
Karla yıkanmıştır yüzleri...
Bu yüzden asla vedalaşmaz
''''ÜSTDADIM BU GÜZEL ESERİ RADYOMUZUN SAAT 16,00 BAŞLIYACAK OLAN CANLI YAYININDA YÜKSEK MÜSADELERİNİZLE ELİMDEN GELDİĞİ KADAR AFINIZA SIĞINARAK,YORUMLAYIP DİNLEYENLERİMİZLE PAYLAŞMAK İSTİYORUM. DİNLERSENİZ SEVİNİRİM. SAYGILARIMLA EROL SAGUN. www.sevdaruzgarifm.tr.gg.
Seçim, cumhuriyet ve demokratik düzenlerin bir kurgusundan ibarettir. Aslında seçimlerle yöneticiler mi seçiliyor? yoksa başka şey mi yapılıyor belli değildir..
Şikayetlere bakılırsa, yöneticiler seçilmiyor....
Ülkemizde seçimlerin uygulanması bazı gerçekleri içeriyor.
Mesela cumhuriyet tarihine bakarsak..
Cumhuriyetin ilk dönemlerine, yani tek parti dönemlerinde partiler yasaktı.. tek parti chp.. arada bir izin veriliyordu. Ama izin verilen partiler hemen iktidara geleceği endişesiyle chp liler, yani o gün başka bulunanlar hemen yasaklıyorlardı.
Ankara'dan atamalı millletvekilleri.. Hatta aynı memleketli olmayanlar.. İllerden milletvekili seçiliyorlardı.
Adam Istanbul'lu muştan.. Adam Ankara'lı ıspartadan mesela...
Zira atanmış milletvekilleri vardı.
Sanıyorum tek parti dönemindeki bu gelenek değişmedi..
Çok partili dönemde de devam etti...
Seçimler ise, bir gösteri, arka plandaki uygulamaları gizlemek, güya halka bak siz seçiyorsunuz demek gibi bir şey...
Zaten biliyorsunuz... İstenmeyen yönetimler geldiğinde,
ya darbeler araya girer..
ya da yargılar araya girer...
Eften püften suçlamalarla darbeler yapılır...
Eften püften suçlamalarla kapatma davaları açılır..
Şimdi ülkede iki güç var..
her şeye rağmen iktidar olmak isteyenler...
Güya kendi yönetimlerini seçimle seçerek, bu duruma hayır diyenler...
Ülkemizde sağ partiler genellikle ikinci seçeneği görüntülediğini söylüyorlar..
Birinci seçeneği ise, sol partiler temsil ediyor gibi..
Yani her şeye rağmen, seçilsekte, seçilmesekte iktidarlar bizim demek istiyorlar gibi..
Şimdi baron deyince benim aklıma gelen nedir?
1. Halka seçme hakkı verip, bin dolapla halkın seçimini beğenmeyenler
2. Halkın seçtiği yönetimleri gerçek yönetim saymayıp işlelerine gelmediğinde indirenler
3. Ülkenin belirli alanlarına çöreklenmiş, mevkilerine makamlarına güvenerek, siyaset yapmamaları gerekirken, siyasetle uğraşanlar
kanımca baronlardır.
Onlar yatarlar kalkarlar halkı suçlarlar..
Türk milleti aptaldır. Seçmesini bilmiyor derler.
Seçmesini bilseydi........ partisini seçerlerdi diyenler..
Her halde en iyisi... Atatürk dönemindeki gibi...
Bütün partileri kapatıp, tek parti haline gelip... Ankara'dan milletvekili atayarak seçimlere sokmak gibi geliyor bana..
Hiç olmazsa kaos biter... düzen kurulur..
Ne dersiniz?
Konu olarak güzel bir paylasım duyarlılığınız için teşekkürler
Bu şiir ile ilgili 13 tane yorum bulunmakta