Sivil Şair'e
Ece AYHAN’a,
Geliyor bak
Ellerinde yine o zambaklar
Dilinde atmaca bakışları
Sözlerinde çocuk şarkıları belki de ölü
Yıldız çakıyor yüreğine göğsünde bir gökyüzü yaşatıyor adıyla
Bir şiir yazıyor tekrar yinelenmemiş
Ters köşe
belki sıyırır buluruz
Elbet çözdük çözmüş bulunduk
Ve merdivenleri saydık bir bir senin için
Kim ne derse bir düzgü alır kara
yol bulduk
Sen ki çok eski adıylasın
Sen ki sivil
Sen ki mor külhani
Yırtık göklü bir uçurtma daha
Uçururken gördük
Seni ve çocuklara el sallarken
Hiç kimseyi bu kadar yaşatamam ben
Kahır gibi bir anıt meçhul
Ölüm şarkıları bestelendi
Ve karaşınlıkta hüküm tanımadık
Ellerin ve zambakların oldu ya da zakkumların
Beslediğin o bitmeyen ilencin
Şimdi rıhtımda bacakların uzar
İki deli çocuk gibi peşin
Devlet bir yarım aydınlık
Yok oluş iktidar kavramında
Apaş paşa şapa oturmadı mı abi?
Ya çivit sokaklar ağlamadı mı şimdi?
Ağlayışım geçen sokak duvarları
Ve insanlarıyla tarih
belki sarışın yazar vakanüvis
Şimdi sevdiğim kuzey ormanlarında
Çöl serapları belirir
Şiirsizim
Bakışsız kedilerim kaçıyor uykularımda
Kara
*** Düzayak katranlardan çıkmıştır. Sivil.
İçlenir aşka karaşın.
MAİ
Metruk Asal İlençKayıt Tarihi : 22.5.2011 18:30:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!