Sen zaten sisin tâ kendisisin
Ey gözleri kalpsavar mermili!
Duy ve titre,
Sen zaten sisin tâ kendisisin
Sis...
Öylesine sis ki...
Boğazıma sarılan bu kahrolası bulutlar,
Sanki sırf beni silmek için var.
Seni tanıdığımda aylardan sisti,
Günlerden sis.
Ve yüzünde süs vardı senin.
Yıldızlar bak dedin sisleri yırtarak baktım göklere.
Yıldızları sarmıştı dumanlar
göremedim ışığı.
Bırak yıldızları gözlerine bakayım dedim.
onları da sis bürümüştü,
baktım göremedim denizi.
*********Kendimle en son o alt geçitte
*********Karşılaşmıştım.
*********O günden beri başka gören de
*********Olmamış.
*********Sadece bununla kalsa iyi
*********Evden çıkarken yanına
*********Hiç bir şey almamış;
*********Yarım paket sigarasıyla,
*********Bir de kalın kitabı.
*********Ağıt yakarmış meğer
*********Yetim kaldık diyerek.
Sonra bana kıyan ellerini
Mermiden gözlerini,
Sislerin arasından sinsice kaçan
Ayaklarının sesini,
Avuçlarıma dolanan
Bir tutam keklik kokulu saçını kutsadım senin.
Ben ve ceketim
Bir de gömleğimin sol cebi yığılırken
Sessizce bulutların üstüne,
Sen çoktan sis olmuştun sevgili.
*********Onun cesedini bir iki ay sonra
*********Bir bulutun üstünde bulmuşlar;
*********Polisler katil için
******* -Profesyonel katil demişler,
*********Parmak izi bulamamış garipler.
Sen zaten sisin tâ kendisisin
Sen zaten sisin tâ kendisisin
Ey gözleri kalpsavar mermili!
Duy ve titre,
Sen zaten sisin tâ kendisisin
2003 Sis Ayının Karanlık günü
Saat:40:90 İmza:; Hêja
Kayıt Tarihi : 29.10.2004 20:39:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!