Bu dünya ki bir perde, bir hayâl içinde devrân,
Ne bahar tamamen bahar, ne kış tam anlamıyla hicrân.
Gölge gibi geçer ömür, tutunamaz zamana,
Ne gam kalır yanında, ne sevinç olur mihmân.
Bir esinti çarpar gönle, koparır bağları,
Kimisi gül sanır ânı, kimisi döker giryân.
Tohum gibi ekilir insan toprağa sonunda,
Yükselen her nefes döner yine bir ah u figân.
Göğe yükselen her sır döner yine bir tek yola,
Perde perde açılan âlem bildirir: her şey O’na.
Gölgelerle konuşur bazen yolun eski devrânı,
Ne kadar saklansa da duyulur gönüllerde seyrân.
Bir anda parlar gök, sonra kararır hava,
Ne şimşek kalır geride, ne gök gürültüsü feryân.
Heves çağırır gönülleri uzak seraplara,
Ne yol yetişir ona, ne adım bulur imkân.
Bir ses dokunur kalbe: “Kalk, yol sana açıldı,”
O sesle çöker perdeler, söner tüm firak u hicrân.
Göğe yükselen her sır döner yine bir tek yola,
Perde perde açılan âlem bildirir: her şey O’na.
Bir uğultu dolaşır gecede, dokunur zamanın rûhuna,
Her nefeste yeniden kıvılcımlanır gönlün eski heyecân.
Ne yaz tuttuğunu tutar, ne kış kalıcı olur,
Akan her mevsimde değişir insan, döner pişmân.
Ey yolcu, bil ki hakikate giden yol pinhândır,
Ne harita gösterir onu, ne rehber olur irfân.
Bir demde açılır perdeler, görünür sır âlemi,
O demi gören kişi kurtulur gamdan, dertten, hicrân.
Göğe yükselen her sır döner yine bir tek yola,
Perde perde açılan âlem bildirir: her şey O’na.
Kayıt Tarihi : 28.11.2025 04:36:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!