Çekip gittiğinde başlayan kış
göğsüme saplanan buz.
İçimde yangın, üşüyen ruhum.
Gelsen,
bitse bu yakan kış
Mevsim normallerine dönse ruhum...
Omzuna kondurduğum öpücük uçup gitti
Silindi adın yazdığım yerden.
Bir kelebek havalandı ömrümden
Onun için bir ömür
bir anda olup bitti.
Karşılıklı korkuyoruz
Beklediğimiz an gelmiş gibi yıllardır
Gözlerin korkmuyor görüyorum
Sen bir şey söylemeden, her şeyi duyuyorum.
Sarhoş oluyoruz.
Ben şairsem eğer
Bütün yollar uzundur
Okyanuslar bir damlacık
Ama gözyaşlarında boğulabilirim.
Ben uyuyunca bütün şehirlerde sen oluyorsun
ellerin saçlarımda geziyor.
İşte bundan
güneşi bir kadehe sığdırıp
uzunca uyuyorum.
Her yerden kovulabilir insan
Evden örneğin
İşten
Yoldan bile kovulabilir
Yürünmesi yasak
Bütün Şehirler Bir Öpücükle Güzelleşebilir
Dik yokuşlarında bir şehrin ellerine dokunmak
Tüm gökdelenlerden güzeldir.
Martılar simitsiz yaşayabilir.
Bir çığlık atarsın,
Yalnız bir kişi duysun diye
Dünyalar duyar
Bir tek o duymaz.
Böyle bir şey hayat.
Biteceği yok bu yolun,
Reçelli ekmek uğruna.
Meşe odunu ve toprak kokusu
Eskiden evin bodrumları küfle karışık.
Reçelli ekmek uğruna kırılan burnumun direği.
Eğer o şarkıda "Mutlu et yeter" deseydi belki
Mutluluktan yana şansım olurdu.
Oysa avutuyorum kendimi,
odam dolusu aynı şarkı
"Mutlu ol yeter!"
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!