SIKINTI
Zararı bilmeden geçilmez kâra,
İşini bilmemek ize sıkıntı…
İlacı olmadan kapanmaz yara,
İlmini bilmemek bize sıkıntı…
Çağlayan suların nasıl akacak?
Har olsa cidarın nasıl yakacak?
Kuru göz pınarın nasıl bakacak?
Yönünü bilmemek göze sıkıntı…
Çiçek, çiçek gezer bal toplar arı,
Bin bir renkten alsa bal olur sarı!
Ne zaman evladır, balın baharı?
Mevsimi bilmemek güze sıkıntı…
Anka olsan Kaf Dağına kaçardın,
Turna olsan yücelerden uçardın!
Suna olsan aşka kucak açardın,
Haddini bilmemek yüze sıkıntı…
Demin almayınca naz olur ilam,
Uygun olmayınca yoz olur selam!
Yerin bulmayınca koz olur kelam,
Kendini bilmemek söze sıkıntı…
Pîr-i Fâni sorar bendeki beni,
Kim giydirdi ruha bedeni, teni?
İlmiyle donatmış zerrede geni,
Rabbini bilmemek öze sıkıntı…
MEHMET ŞAHAN (PÎR-İ FÂNİ)
26.01.2019 - İSTANBUL
Kayıt Tarihi : 26.1.2019 14:14:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!