Şimdi ucu bucağı belirsiz bir karanlıktayım
Bu saatinde bile gündüzün!
Ne kadar makul olduysa gidişin
Bir o kadardı ihtimali senden vazgeçişimin
Hiç gelmeyen birini beklemenin karanlığıydı bu
En son bir sahafçıda altı çizili kitaplarda bulmuştum seni
''Çünkü seni sevmek direnmekti sevgili...''
Diyen bir satırın esaretiyleydi yokluğun
Hoyratça bir yeltenmeydi benimkisi!
Bencilce bir sevgi,
Yalpa bir yürüyüştü uçurumlarında yüreğinin,
Ve sarhoşluğuydu gülüşünün,gözlerinin,ellerinin...
Çocuk saflığında bir sevginin
Umarsızca vazgeçilmesi beklenen
Her defasında bir anne yokluğunun hüznü gibi
Lakin hiç vazgeçilmemiş bir beton dünyada
Açan bir papatya çiçeği
Papatya kokusu taşıyan göğsünde kadınlar!
Demiştin ya hani
''En çok o kadınları sevmeli! ''
Hem ne taşıyabilirdi o kokuyu boynundan öte!
Kim bakabilirdi benim gibi sana uzaklardan ağlayarak,
Hem hangi gözle,
Hangi yürekle...
Hayalindeki ahşap ev
Ve yağmur sonrası kokunu burnuma sallayan salıncak
Her gece yokluğunla kol kola uykudayken
Rüyalarımda saçlarının rüzgarıyla
Kapımı tekrar tekrar aralayacak...
Kayıt Tarihi : 29.7.2016 03:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!