Akçay'ın sahilinde, bir ozan gezer durur,
Gönlündeki sevdayı, mısralarla yoğurur.
Kazdağı'ından esen yel, sırdaşı olur onun,
Her gecenin sonunda, başlar yepyeni sonun.
Elindeki sazıyla, yedi iklim dolaşır,
Sözü Ege denizi, kıyılara ulaşır.
Her mısrası bir tohum, gönüllere ekilir,
Dostluk kumaşı onun, tezgahında çekilir.
Doğru bildiği yoldan, bir adımlık şaşmıyor,
Haksızlığın önünde, bendini hiç aşmıyor.
Zalimin karşısında, durur çelik bir kalkan,
Mazlumun feryadına, olur denizde yelken.
Körfezin iyot kokan, havasını soluyor,
Sarıkız'ın derdini, yüreğinde buluyor.
Zeytinin gölgesinde, demlenir her bir sözü,
Hem baharı hem kışı, görmüştür iki gözü.
Dost kapısı her zaman, açıktır gelenlere,
Bir acı kahvesi var, derdini bilenlere.
Muhabbeti bal gibi, şerbet olur içilir,
Onun meclisinde hep, güzellikler seçilir.
Doğru bildiği yoldan, bir adımlık şaşmıyor,
Haksızlığın önünde, bendini hiç aşmıyor.
Zalimin karşısında, durur çelik bir kalkan,
Mazlumun feryadına, olur denizde yelken.
Yıllar alnına çizmiş, nice derin bilgiyi,
Hayat ona öğretmiş, saygıyı ve sevgiyi.
Kibiri hiç sevmez o, ham sözleri konuşmaz,
Bilgeliğin yolunda, hevesiyle yarışmaz.
Kul Hasan der ki dostlar, bu dünyadan geçeriz,
Baki kalan kubbede, hoş bir sada saçarız.
Akçay bize yurt oldu, sevgi ise bir bayrak,
Gönülden gönüle yol, en kutsal olan durak...
Hasan Belek
05 08 2025
Akçay
Kayıt Tarihi : 6.8.2025 10:21:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kul Hasan der ki dostlar, bu dünyadan geçeriz, Baki kalan kubbede, hoş bir sada saçarız. Akçay bize yurt oldu, sevgi ise bir bayrak, Gönülden gönüle yol, en kutsal olan durak...
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!