Biliyor musun aklıma neler geliyor bu sessiz duruşundan;
Sakindi hani oranın şafakları gün doğumu sancılarında, köklerinden koparılmak istendikçe daha çok köklerine akın eden bir zap suyu, sürgün versin isteyen bir tomurcuk ucu ve durgun akardı sevgi nehri Meriç, donmuş bakışlarda bir sevgi yumağı olurcasına içten içe bir helezon çizerdi…
Dalar giderdim o helezonda sen gelirdin ay kırığı puslu bir gece içinden, çektikçe çekerdi beni gözlerin.
O karaltıda kaybolurdum karasında beyaz benleri bulduğum senli fenerler yanardı içimin yangınında, saçları tutuşurdu zamanın, al yalım bir rüzgâr eserdi…
Ellerim yanardı ellerinin yangınında, gözlerim kanardı uykusuz kalışlarımda, genzimde defne kokunla teninin değdiği gece akardı benliğime…
Sevdanın ateşi eğer
Her an yanıbaşımda yatmasaydı
Ben bu yükü taşıyamazdım
Sevinçlerime biraz hüzün katan odur
En çaresiz anımda
Issız bir dere kenarını
Devamını Oku
Her an yanıbaşımda yatmasaydı
Ben bu yükü taşıyamazdım
Sevinçlerime biraz hüzün katan odur
En çaresiz anımda
Issız bir dere kenarını