Gönül bağında açan gül
Ne olurdu yar ben olaydım.
Kirpiklerinde ıslanan tel
Ne olurdu yar ben olaydım.
Sürme diye göze çektiğin,
Ey bülbüle cefayı reva gören gül
Feryadı sadece dilde mi sanırsın?
Kimi yanmakta hâlâ, kimini ettin kül
Derdine yanmamak elde mi sanırsın?
Ağlama gül yüzlüm ağlama böyle.
Yağmurun boşa yağar bilmez misin?
Yanlış isem Allah aşkına söyle!
Gündüz geceden doğar bilmez misin?
Mevlâ ne yazarsa o gelir başa.
Aşkın beni yaraladı
Yaralandım ağlıyorum!
Kalbime bir ataş saldı
Alevlerle dağlıyorum!
Gönül bahçeme kar yağdı
Söyledim söyledim sığmadı dile.
Kavurdu yüreği, çevirdi çöle.
Başladı sazımda vurunca tele
Hüzzam bir bestenin acı güftesi
Düşer dilden dile 'Hayat Hikayesi'.
Hoş geldin
Ey bu karanlık kentin
İğrenç ve kirli yosması.
Gönüllerde feryat, yüreklerde nefretin
Ve kinin tanımsız acısı.
Üç kuruşa satılan ahlaksız ahlakın
Teker teker yaktığım yaklaşık 200 adet şiirden bir tanesini yarım yamalak, bölük pörçük de olsa hiçbir düzeltme yapmaksızın Hatırladığım Kadarıyla aynen aktarıyorum. Kopukluk Mevcutsa Affedile...
Güneşim pencereme küsmeden
Çıkıp da gelsen kadınım.
Hasret takatim kesmeden
Çıkıp da gelsen kadınım.
Kimsin be güzel kız?
Gelmiş oturmuşsun karşıma
Titrer dudakların.
Taze gelinlerin heyecanı üstünde.
Gözlerinde yağmur,
Bakışların baygın.
Tutar mı bu dilek bilmem ama
Yatağında yatarken beni hatırla.
Ömür muhtaç hem sevinç hem gama
Kahkahayı atarken beni hatırla.
Ömrün uzun ama yalan olsun.
Bir kere düştün ya bu aşkın narına,
‘Yanmam’ desen de nafile, yanacaksın!
‘Kapılıp girdaba ruhunda derine
İnmem’ desen de nafile, ineceksin!
Kimi zaman şen olup gülecek yüzün,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!