Bir türkü vardı çok çook eskiden
Gözlerinin rengindeydi
İçinde bir isim vardı
Adı neydi?
Adı neydi?
Her mısrası seni anlatırdı
Bin yıldız düştü gökten
Güneş gözünü kapadı
Yel utandı esmeye
Hayaller öksüz kaldı
Acıyla büyüdü çocuk
Parmakları kalem tutmaz gecenin
Gece ve ay;
Ay vuruldu bizi say.
Bazen ömrüm diyorum
Ömrüm taşa vurmuşsun
Batmış ayağın çamura
Kendini boşa yormuşsun
Upuzun bir yol gittim
Dönüp arkama bakmadım
Hasreti erittim özümde
Ben hiç kimseden korkmadım
Telleri sardım içime
Ben senden hiç gitmedim,
Buğulu camlar ardındaydım sadece,
İnce bir perde vardı aramızda,
Tam açılmayan, tam kapanmayan,
Başka hayatlar, mutlu yuvalar kurduk,
Oysa ben ilk buluşmamızdaki titrek ellerinde, gözlerinde kaldım,
Bir rüyaydı benimkisi,
Biraz umut,
Bir beklenti,
Denize düşen,
Yüzme bilmeyen,
İçimde bir ateş var,
Boş ver gülüm boş ver
Daha önünde uzun yıllar var
Umudun başlangıcında
Haksızlık her yerde var.
Bu gün dört yaşındasın
Bebekliğin bitti
Çocukluğundasın
Unutma ki oğlum hayat güzeldir
Bir o kadar da zalimdir
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!