Bir gün,
gelip sustuğun yerde başladı her şey.
Düşlediğim şeyleri,
yüreğimin kırık kıyılarına bıraktın.
Ayak izlerin
tenimde yankılandı,
ben artık bir yankıydım.
Saç diplerime dek çekildi karanlık,
ve sen,
gözbebeklerimde bir ışık gibi
tutundun hayata.
Hüzün,
bir mendil gibi katlandı içime.
Kalkıp gitmedi,
ama sen gelince
anladı gideceğini.
Bir çocuk gülüşü düşürdün dudağıma,
masumiyetin en saf haliydi.
O an,
dünya sustu.
Yanaklarıma değen gülüş,
bedenimi sarhoş etti.
Zaman, sende durdu.
Kirpiklerinden öptüğüm gün
bir dua gibi
çözüldü gözlerindeki hüzün.
İçimde yankılanan fırtınalar
dindi sessizliğinde.
Seninle,
kırık dökük hayallerin ortasında
bir masa kurduk.
Üstünde umut vardı,
biraz da ekmek kokusu gibi sıcaklık.
Sana “biz” dedim,
ilk kez bir kelime
bu kadar gerçekti.
Şimdi her sabah,
gelişini yeniden düşlüyorum.
Çünkü sen geldin ya,
ben tamamlandım.
S.GÖL
Kayıt Tarihi : 8.7.2025 19:45:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!