Gidenin ardından kalan, hep yarım kalır derler.
Sen gittin,
Bense gürültülü yalnızlığın içerisinde;
Ceplerimde hep gözyaşı biriktirdim.
Artık adını anımsamayı düşünmüyorum;
Ama artık nereye baksam, kırık bir aynada
Yüzün çıkıyor karşıma.
Ellerim hala sana alışkın.
Traş aynası senin yüzün galiba;
Bir sabah ağrısı gibi, acılı ve sessiz.
Hınca hınç dolu sokaklarda,
Gözlerim seni arıyor.
Bir cambaz misali ruhum
Sahi neden her gün gidiyorsun?
Kalbimi kendi ellerimle bir odaya hapsettim.
Tenhalar, loş merdiven altı,
Ve anahtarları ellerinde olan sen.
Sevgini değil, sessizliği ezberlettin.
Bir manifestonun içinde, senle doluydum.
Şimdi boşluğunla yaşıyorum.
Hani içimdeki şehre senin adını vermiştim ya ?
Sen ki o şehre dinamitler döşedin;
Ve sandın ki o şehir susacak.
O şehir bugün konuşuyor.
"Bırak artık, yık onu içinde" diyor, haklı.
Haklı olsa bile ben dinlemiyorum.
Bu şehri sana rağmen ayakta tutuyorum.
Kayıt Tarihi : 12.8.2025 16:21:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!