Seni Sevmek ya da İmkansız Olanın Diğer Adı

Seni Sevmek;
Yıldızlara uzanmak gibidir,
Ya da Haziran'da kar beklemektir,
Ümitsiz, nedensiz, çaresiz..
Seni sevmek kat'idir,
Bilincimdeki akıl, yüreğimdeki iman gibi,
Sorgusuz, sualsiz, şüphesiz..
Bir güz akşamı,
Yollarında savruluşum,
Renklerin ilk değişimi,
Dökümün erişimi,
Bedenin titreşimi gibi kendince..
Seni sevmek işkence,
İşkencen hayattır,
Gönüllü tutulmasıdır,
Çıplak bir elin, ateşte
Yargısız, kaygısız, Sorgusuz..
Seni sevmek;
Kancık bir silahtan fırlatılan
Delikanlı mermilere,
Göğüs germek gibidir,
Ansız, cansız, pervasız..
Seni sevmek;
Serbest vezinde bir şiir gibidir,
Benzerliğe ve benzerlerine
Tutsak olmadan,
Kuralsız, eşsiz, uyaksız..
Seni sevmek;
Zincirleme köleliğin ilk halkası,
Kolay taşısın diye yükünü,
Esareti kabullenmektir,
Süresiz, dirençsiz,darbesiz..
Seni sevmek;
Taksim'de bir kadının,
Ömrünü bağladığı çıkarsız hülyası,
Kadıköy'de bir vapurun insan deryası,
Eminönü'nde belki, bir balıkçı takası,
Yeditepeli bir kentin Karşıyaka'sı,
Yolsuz, yordamsız, hizasız..
Seni sevmek;
Duvara dönük,
Gölgeyle donuk, hep gözaltında
Sanık yaşamaktır, kırık zamana,
Aynalı camlardan servis durağına,
Suretinle uzanıp sır yollarına,
Bedensiz, kefensiz, sensiz..
Seni sevmek;
Her neyse,
Ama sensizlik öldürüyor,
Sessiz, sessiz, sessiz...