Sen Bilmiyorsun Şiiri - Emine Başa

sokaksın kirpiğinde masallar taşıyan
hala kaldırımlarında çocuk gözleri
ipe serer gibi yumuşak
sakız gibi bembeyaz
camlara astığın 'anneee' sesleri

sen bilmiyorsun
rengarenk elleriyle
baloncu
macuncu
yoğurtçu
birdirbir
seksek
ve misket

ah sokaksın
kirlenmişliğinde zamanın
kandırılmışlığında büyük
yüzüne vuruyorsun kirlenmişliğini
yüzünü avuçlarına kaçırıp yıkıyorsun
masalsız sandığın akşamları
oysa kirpiklerine değmiyor kir
sen bilmiyorsun
orada masallar
orada melodisi kırık içe söylediğin şarkı
yere bakan gözlerinde en yakışıklı sen
en masum, en coşkuya muhtaç tutku
ne yapsan
ama ne yapsan kirlenmiyor

sen bilmiyorsun
alıp alıp geliyorsun kirpiklerini bana
kirpiğin kirpiğime değiyor
masallanıyor gözkapaklarım
sindirella tadında bir aşk oluyor
büyütüp kirlettiğim zaman
inadına pabucumun tekini bırakıyorum
inadına geceyarısında bitiyor büyü
sokağın sokağıma açılıyor her seferinde
sokağımda Gülçin Sineması
mevsimlerden yaz
yıldızlara asılmış perdede
Filiz Akın ağlıyor biraz
yere bakıyor Yılmaz Güney, sen gibi
en olmazından bir aşkı bıçaklayıp
kanatıyor içini giderken, ben gibi

sen bilmiyorsun
nereden baksan geç
nereden baksan kayıp pabucumun teki
ama senin kirpiğinde masallar
sokağında çocuk gözleri
bekçisiz
korunaksız
öyle açık seçik
kendini bulup bulup kaybediyorsun
oysa bilmiyorsun
sen zamanda masum
zaman sende suskun
bir adım atsan kapanacak mesafeler
zaman sokaklarında çıldıracak
gözlerinden masallar damlayacak
ağlamayacak Filiz Akın
Yılmaz Güney kanatmayacak içini giderken
filmin adı UMUTSUZLAR olmayacak
ama sen bilmiyorsun

...............
Emine Başa