Bir zamanlar toplanır bir araya gelirdik
İçimiz de siyaset bu mesele yok idi
Toplu edebiyatı konumuza alırdık
Dostluk kardeş abilik daha sevgi çok idi
Eserdi edebiyat havası tartışırdık
Erbil anamda sever hem babamda toprağın
Ruhun içinde sanki hale kutlu otağın
Gören murade erir o nur dolu yüzağın
Kapın her dem açıktı her yoksulun hanısın
Toprağın bol bereket toprağada canısın
Korkuyorum konuşmam bildiğim gerçekleri
Yazıya döksem bilmem gördüğüm alçaları
Gölgem okadar çoktur her yerde sancakları
Kime uşak olmuşlar hepsin birbir bilirim
Güne bak yaşıyoruz her yeri uşak sarmış
Okunan ezan benim
Tarihi yazan benim
Zalimi ezen benim
Ben korkmayan Türkmenim
Ben oğuzun boyundan
Ver elime sopayı dövülsün onursuzlar
Haddıların aşmışlar bu alçak namusuzlar
Laf anlamaz gülerler akılsız somutsuzlar
Bunlar adam olmazlar biçare olur dövmek
Belli arsız olmuşlar bir çoğusu ar bilmez
Kucak açardı Erbil garibanlara kucak
Bizlere dar etiler kalmadı köşe bucak
Memleket viran oldu adını kirletiler
Ancak böyle yayılır fare yılanla böcek
Dünya kadınlar günü sizlere kutlu ola
Neşeniz daim olsun içiniz umut dola
Sevda gülün serperim her gittiğiniz yola
Bütün sevinçler size gönüle sevgi dolsun
Baharda biten güller renkli açan siz bize
1-
Yok olmayız gördüler her yolu denediler
Farklı, farklı fikirde hatta çok sınadılar
Bizler oğuz atanın soyundan boyundanız
Biz değil o beşikte hep onlar belendiler
Bu ne aşk bakışıdır akıllar dondu leyla
Her yüzüne bakanlar deliriyorlar böyle
Allah aşkına nedir bu güzelik gel söyle
Çok doğrudur söylenmez güzeliğin sırıdır
Sana aşık olanlar sanmam şimdi diridir
Taksirlik zamanın mı yoksa gafil insanın
Göz görer kulak duyar işi nedir duyanın
Arsızlığa alışan hakka dönün utanın
Zaman ayni zamandır mahlukat değişmiştir
Musülman yalan demez töresine yakışmaz
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!