Sekseninde Bir Kadın (Menevşe Köylü)
Bir kadın
Sekseninde
Bisiklet üstünde geçer sokaktan
Nereden gelir
Sevdanın ateşi eğer
Her an yanıbaşımda yatmasaydı
Ben bu yükü taşıyamazdım
Sevinçlerime biraz hüzün katan odur
En çaresiz anımda
Issız bir dere kenarını
Devamını Oku
Her an yanıbaşımda yatmasaydı
Ben bu yükü taşıyamazdım
Sevinçlerime biraz hüzün katan odur
En çaresiz anımda
Issız bir dere kenarını
Ah şu teknoloji, neleri alıp götürmedi bizden. Bayram arefelerinde caddelerde, sokaklarda kartpostal satılırdı. Kartpostal seçerken sadece karşımdakinin gününü kutlamaktan ziyade birde onda bırakacak bir iz, hüznüne ortak olacak bir görüntü arardım. Şimdi bu işler teknoloji ile yapılıyor ama o zaman kartpostalların üzerindeki resmi münhasır birde kısa şiir konurdu yanına. Kartpostaldaki o şiiri okuduğunuz zaman hüzün katmerlenir, hasret derinlik kazanırdı. Yıllar geçse de okuduğunuz kartpostaldaki o şiiri unutamazdınız. 30 yıl önce askerde iken tarafıma gönderilen kartpostalda şiirdeki gibi yaşlı bir nine vardı. Beli bükülmüş, kınalı saçlı, beyaz yaşmaklı, yüzünde yılların yorgunluğu, kırık dökük ahşap pencere önünde geçmişi ile hesaplaşan. Bu iş burkan portre altında (İnşallah yanlış hatırlamadım.) Kıymetli Şairimiz Ataol BEHRAMOĞLU' nun (Garibem) şiiri vardı.
Çağrısız konuk gibi geldik bu viraneye,
Gelmesine geldik ya, bilmem ki bu niye
Bir kördöğüş sürüyor, bu keşmekeş haneye
Ola ki hane diye düştük bu viraneye.
Şimdi Muhterem Yorumcular,
Şiiri tekrar okuyun, gözlerinizi kapatın. Yağmurlu ve soğuk havada önünüzden geçen yaşlı kadını bir kez daha düşününün. Ve sonra Menevşe Hanımın dediği gibi şunu söyleyin sessizce ' Üşürüm onu düşünürken, O üşümez. '
Azdı, özdü ama kartpostallık şiirdi. Yüreğinize sağlık Menevşe Hanım.
Saygı ve Muhabbetle
Şiir desem değil, nesir desem hiç değil. Anlatmak istediği mevzu meçhul!Kadının yaşlılığımı söz konusu olan yoksa sigarasımı(?) Belki de ıslandığı halde üşümemesidir kimbilir(?)
Bizler anlamasakta olur(!) Anlayan büyük edebiyatçı ve şairlerimiz var ya(!) Onlar akşama kadar bakalım bu şiirciğe ne müthiş manalar(!) yükleyecekler(?)
Bütün şair ve şairelere hayırlı çalışmalar hayırlı kapışmalar.
' Sekseninde Bir Kadın '
Sekseninde bi kadın,
Yaşlımı yaşlı hanım,
Sigaranı katladın,
Bisiklete atladın.
Islanmış sigaranla
Oturursun selede,
Pedalların dönende,
Hiçmi yorulmadın?
Sekseninde bir kadın
Sigaranı çektikçe,
Bronşların şiştikçe,
Nasıl da bayılmadın*?
Acımış görünürsün,
Hileye bürünürsün,
Daldada sürünürsün,
Şiiri sen mi yazdın?
Yaşlıyı övüyorsun,
Nazır' görmüyorsun.
Nasıl da üşüyorsun,
Yağmurda mı ıslandın*
Nazır Çiftçi //28.07.2010 // Ankara
Saygılarımla.
Bu şiir sigara reklamı yasağından önce mi yazılmış sonra mı?
Menevşe kızımız 80 ninde bu nene gibi olmanın hayali ile yazmış olmalı.
Ne diyelim,inşaallah 80 ninde bisiklete binersin de,nereye gidersin bilemiyorum.Merak da etmiyorum.Eninde sonunda gideceğimiz yer !..belli Ha 80 ninde olmuş ha 20 sinde ne fark eder ki?
Sehl-i mümteni mi?
Allah Allah!
Onlar, böyle bir şeyler olmasın?
AY
Çekmiş beyaz yorganını
Konuşma, ay uyanmasın!
Gecelerin yalanını
Yıldızlar bile duymasın!
BAKKAL
Baktık
Alamadık
Baktık kaldık...
Bakakaldık!
ZOR MU
Beş zaman çizgisi
Beşer dakika.
ISRARLA GEL
Ufkun bittiği yerde buluşacağız
Israrla gel!
Kavuşacağız.
YA SEN
O uyuyor
Ya sen?
Deli misen?
SUSTUM
Yıldız tutuşturdu, elime
Gece
Sustum
'Güneş uyanmasın' diye.
NİZEŞTE2008bilmemne diyor ki: 'Suç ve Ceza Marmeledov sarhoş olmasa Sonya o***pu olmazmış Bu kadar kolay kanmayın lan! Ne biri ne diğeri Kitaba sızdı tahta döşemenin kurtları Farkındalar: Bütün o***puluk Dostoyevskide. Mehmet Dokumacı '.. Kar Tanesi 3 diyor ki: 'yuh! ve yazıklar olsun. dostoyevskinin tırnağının kiri olamazsınız.-'
Hay maşallah (!) , bu ne derin saçmalık...
Okuyor , mest oluyor , kalabalık ;
Bisiklete binmiş, seksenlik kadın ;(!)
Olabilir diyor , çok fazla alık ...
Sıfırda , çok katman bulan birisi ;
Diyor , pek mânidar bunun gerisi...(!)
Söylenmemiş , nice anlamlar gizli ;(!)(!)
Aslâ yazılamaz bundan iyisi ...(!)(!)(!)
Damdaki , beli kırık , saksağan ;
Diyor , bunlar okurlara armağan ...
Gelen , belimize bir kazma vursun ;
Şakımamız , olsun hep darmadağan ...
Şiir değil nûrdur , ruhlara yağan ...(!)(!)(!)
berbat
Menevşe Köylü şiiri, basit gibi görünen çok
katmanlı bir şiir.Eskiler 'sehl-i mümteni' derler
buna.Çok ilginç bir şair Menevşe Köylü; bazen Orhan
Veli'ce zeka
ürünü anlık görüntüler ya da bulmacalar,bazen Cahit
Kulebi yalınlığında yaşadığı sokaklar,o sokaklardaki
aşina yüzlerle tanıştırıyor bizi.Bunu yaparken de hiç
zorlanmıyor; adeta dokunduğu sözcükleri, nesneleri
şiirleştiriyor.Bu başarıda kadın duyarlığının payı oldukça
yüksek kuşkusuz.Ayrıca, dikkatli okurlar Menevşe Köylü
şiirindeki sinema kurgusunu fark edecektir.Her
şiirinden bir film yapılabilecek yoğunluktaki bu dil
şöleninden bir başka örnekle baş başa bırakalım
arkadaşlarımızı.
........................................................................................
Anlatamam
yine martılar
zaten bir onlar
bir de kargalar
ve yine Istanbul
yine yâr
yâr olunca da
tabii ki Üsküdar
sonra...
sonra...
sonrasını boş ver
bak kedi geçiyor
Menevşe Köylü
.........................................................................................
Bu güzel şiirleri bizlere okuttuğunuz için tebrik ediyoruz
Muhterem Hanımefendi,hep gülümseyin e mi? Saygılar
efendim.
.................................Mehmet Binboğa
..............................ESKİŞİİR
Sair, yasam dolu,ya da yasina bakmadan yasama tutunmasini bilen bir kadinin ( bu bir erkek de olabilirdi) kendinde uyandirdigi duygulari portrelemis / anlik bir esintinin kaleme dokulusu sanki.
Kutlarim/ Sade ve guzeldi
Tum siir sevenlere sevgi ve selamlar
Fikret Sahin
Bu şiir ile ilgili 59 tane yorum bulunmakta