--ŞEHİTLERİMİZ İÇiN DÖRTLÜKLERE...YALLAH ...

*********Güzel Dost; O güzel yüreğinizden damlayan, damlaları ve bizlerle Paylaşımınızdan Dolayı Hececiler Grubu adına teşekkür eder o Güzel yüreğin ve kalemin daim olsun , Dilinden güzel sözler, yüreğinden güzellikler eksilmesin, Tam Puan ekleyerek Saygılar sunarım.Saygılarımla ********Aşık Korhani/ Kanber ORHAN

ZÜPPE
-
Gavur merasında otlayan züppe,
Senin gırtlağına tıpa tıkmalı.
Çizilmiştir rotan,belli dümenin,
Şu sendeki bozuk gene bakmalı.

Bu ülke oğuzun,Fatihin yurdu,
Onun bekçisidir,bu şanlı ordu.
Bizans kazanında biriken tortu,
Kesip damarında kana bakmalı

Yiğitlik değildir,vurupta kaçmak,
Bu güzel dünyaya kin,nefret saçmak,
Sen bir satılmışsın,enayi ahmak.
Senin boynuna tasma takmalı.

Biz yurda köleyiz,adımız Mehmet.
Giden şehitlere tanrıdan rahmet,
Sizlerde ne gezer,insaf merhamet,
Bayrak için ölenlere kına yakmalı

Fahrettin AKBAŞ

Bu Kürtler'in değil Batılı'nın oyunu,
Hangi insan inkar eder ki soyunu,
Yahudi, Arap, Ermeni, bozuntularının
Kürtler kıracaklar, bek yakında boynunu......Yüksel Önaçan

Birşeyde Gözüm Yok

Yüksel Önaçan

Ah bu iktidar olma hırsı.
İstediği oğlunun tahta geçebilmesi için diğer oğullarını boğazlatan Osmanlı anası.
Mecliste üç koltuk daha kazanabilmek için Diyarbakır’da, “ Haklar verilmez, alınır!!!” diye nutuk atan parti lideri.
Güvenlik güçlerine silah sıkıp kaçan ve it gibi bir köşeye sıkıştırılıp, polisin teslim ol çağrısına ateşle karşılık veren teröristin çatışmada öldürülmesinden sonra, “Yargısız infaz!!!” manşeti atan gazeteler ve özgürlükten(?) yana olan yazarları.
Asayişi bozduğu için gözaltı süresinin ihlâl edildiği iddiasıyla İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvuran sivil toplum örgütleri, avukatlat.
76 yazında Güney Doğu’da silah depolandığını söylediğim MİT müsteşarının, “Hepsinden haberimiz var, gözünüz arkada kalmasın,” sözleri.
Yurt dışı göreve gittiğimde Nürnberg Konsolosluğumuzdaki görevli bir bayanın “Kurdere Azadî” içerikli tiyatro biletlerini konsolosluktaki bir masada satıyor olması.
“Adamlar hakları için savaş veriyor,” diyen, sözde Atatürkçü öğretmenler.
Vatan içerisindeki karmaşıklıktan ekmek yiyen köşe yazarları.
Ayağı hâlâ yere basmadık, 80 önceki kardeş kavgasını temdit pilavı gibi okurun önüne koyan sözde birlik ve beraberlikten yana olan yazarlar.ve onlara sayfalarını tümden açan gazeteler.

Eylül Ayı’nın güneşi mi?
Gökyüzünün mavisi mi?
Denizin sakinliği mi?
Televizyon dizilerimize Arap kadınlarının hayranlığı mı?
Eskişehirspor’un galibiyeti mi?

Bana ne; yeni bir karakol yapacak param olmadıktan sonra hiç bir şeyde gözüm yok…

harika emeği geçenlere saygılar

Kim ki ele güvenip, erkeklik yapıp, şişe;
Nerden geldiğin bilmez, şaşarsınız bu işe
Vallahi dönersiniz, azgın katır tepmişe;
Size burda taş yok, defolup gidin: yallah...
Mahmut Küçük

Ne hazan mevsiminde düşen yapraktasınız,
Ne de gömüldüğünüz kara topraktasınız...
Siz, kıyamete kadar gönderden inmeyecek
Nazlı nazlı süzülen şu Al Bayrak'tasınız....İhsan Gürbüz.

Adam denmez onlara her biri bir satılmış
Damardaki kanına ermenilik katılmış
Yetti gayrı bilsinler Türk'ün kaşı çatılmış
İmralı’ya babalarının yanına yallah.

KALEMİN DAİM OLA CAN BACIM.

başımız sağolsun...

acı büyük olunca yangısıda büyük oluyor...

rabbim bir daha yaşatmasın bu acıları...

fırsat vermesin ruhlarını şeytana satanlara...

Onlarda yiğitlik olsa
vatanlarını satarlar mı idi Feride hanım?
Kutluyorum yüreğinizi,
sağolun, var olun.
Selam ve
muhabbetlerimle...