Ayrılıklara gebe,bu kocaman şehir
Ve ben bu şehri yakıp,çekip gidiyorum
Çürümüş umutları,sürüklüyor nehir
Yandıkça bu şehir,vatansız kalıyorum
Her bir köşesi,ölü aşklar mezarlığı
Yandıkça bu kent,yalan aşklar da yanıyor
..
Kalabalık kaldırımlarda bir akıntı
Nerelere gider bunca insancıklar
Otobüsler dolmuşlar
Taksiler ve hususi otomobiller
Bu şehir neden böyle
Canhıraş isyanlarla
Taşınır sabah akşam
..
Bu şehirden göç etti umutlarım
Yalnız ben kaldım, ben olmayan
Şimdi boş hayallerle avunuyorum
Bu şehirde kaybolan sadece ben değilim
Bu şehir, o yaşadığım şehir miydi?
Tüm güzelliklerin yeşerip filizlendiği,
..
Bu şehir bana cok dar gözlerimde kan var
Sen beni bırakıp gittin ya
Bırakmaz artık beni bu kavgalar
Bu şehir sana tutsak yar
Bu sevda yürekde kanar
Son yolumda bu sol şerit
Koca şehir yanlızlığıma şahit
..
Seni soruyor bu şehir bana
Çıplak rüzgarlarıyla.
Sevimsiz binalar soruyor seni
Sokak kedileri köşebaşlarından hatta
Kuytularda sevişen sevgililer bile
Soruyor seni.
Elimi ilk tuttuğun cadde de
..
Güneş Doğmaz Bu Şehirde
Sen gidersen güneş doğmaz buralarda
Eğer gidersen isyanlar susmaz buralarda
Kulak vermezsen sesime tanrı güldürmez seni oralarda
Sen gidersen yağmurların önüne geçilmez buralada,
Acılar kol gezer olmadığın bu şehir de.
Ne olur bir dinle kulak ver sesime,
..
Ne kadar sisli bu akşam şehir
Ruhum gibi
Bir adım ötesini göremiyorum
Yanımdaki dostlarım ışık tutmaya çalışıyor
Ama o kadar karanlık ki
Sigaranın ucundaki alev gibi kalıyor
Uzaktan sesler geliyor
..
ŞEHİR
Bu gece şehir,
Yağmuru saymıyor,
Ne toprağı var,
Ne de kokusu.
..
gün doğarken
bir sızı var yüreğinde istanbul'un
pare pare har yanı
heryanı kızıl ateş kan kırmızı
bir kadın gibi sevdiğim
o yedi tepeli heybetli şehir
acı çekiyor görüyorum
..
Bir gitar sesi bu
Hırçın galiba bu akşam
Telleri koptu kopacak
Düşünmeden haykırıyor
Belki intihar edecek
Tellerindeki son şarkıyı
Çalıyor, kim bilir.
..
Gitmeliyim anne,
bir şehir kurmalıyım yeniden
ışıkları yakmalıyım sokaklarında
….
tohuma gülmek yetmiyor
yüzüne gülünce çiçek açmıyor
toprak istiyor
..
ne zamandı bu şehirden gidişin
bu şehri bestelerinden mahrum
siyah dalgalı saçlarından yoksun bırakışın
çok incitmişler seni,ilkin çıkartamadım
ak düşmüş saçlarına
siyah sana yakışmıştı,geride bırakmışsın
..
Ey efsane koca şehir...İstanbul
Artık seninle aram hoş değil
Yoktu alnında birikmiş çizgileri
Sevecen cana yakın tebessümleri
Umudu gözyaşına dönüştüren şehir
Seninle bir umuttu mücadelesi
Seni seven kucağında bitti
..
Ben sevdanın ardından,
Şehir, şehir göçtüm; Aradıkça seni kendimden geçtim
Ben sözünün peşinden,
Kapı, kapı dolaştım; Sordukça seni kapılarından döndüm
İçime umutsuzluğun düştü, sevdikçe ben umudunu unuttum
Yalpa, yalpa dolaştım,
Eller beni sarhoş zannetti, senin ardınca ben ayıplandım.
..
1
Bir şehir düşünüyorum, unutulmuş bir şehir. Ve eğer bir çocuk şehrini terk etmişse, çocukluğunun şehrinden göç etmek zorunda bırakılmışsa, işte o çocuk yaşı ne olursa olsun, o şehri her ziyaretinde yaralı bir türküyü yeniden söyler.
Bir şehir düşünüyorum, unutulmuş bir şehir. Kış zamanlarından kalma, karların eksik olmadığı, kızak kayan çocukların sesleriyle dolup taşan bir şehir. Yaralıların, mazlumların, gariplerin, unutulmuşların, kimsesizlerin şehri. Aylarca sürüp giderdi karakış. Yollar kapanır, evlerin, ahırların, damların önünü beyaz gelinlik gibi süslerdi kar. Tezek tutuşturulan sobalardan tüttükçe dumanlar, babaannemin buğday kavurgası süslerdi düşlerimi. Bir mevsimin tutsağında kalmışta olsak, alışmıştık böylesi yaşamayı. Şikayet etmeden, daha iyisinin düşünü bile kurmadan dalıp gidiyorduk zemherinin, kışın sonsuz misafirliğine…
..
Şehir dediğin nedir ki
İçinde bir çok insan gezer
Deniz dediğin nedir
İçinde bir çok balık
Üstünde bir kayık olsun
Dalgasıyla kucaklaşan bir de kıyısı olsun
..
Sustu bu şehir
Düştü gecenin gölgesi
Sokaklarda gönlü kırıklar
Sus suskunluklara esme rüzgar
Sustu gözlerim
Sustu dudaklarım
Bir nefes bir ses arıyor bu şehir
..
Bir şehir tanıdım
Adına yüzlerce şiir yazılmış
Tarihler saklı mekanlarıyla
Yarınlara koşan insanlarla
Bir umut, bir direnç
Sokaklarında yargısız infazlar
..
yüreğimde birkaç şehir taşıyorum
ağır geliyor biliyorum
haddimi aşıyorum
..
Zaman tünelinde
Düşmüşüz yollara
ekmeğe minnet
Kaygılı yorgun
ve
Ürkek adımlarımız
Minnet var
..