Kaç bin asırlık yoldan gelirsin
üzerinde binlerce ayak izi,
kaç günahkar kul gözyaşı döktü
o narin nakışlarının üzerine...
söylesene... hangi günahkarın
gözyaşları soldurdu rengini,seccadem
bir sabah namazına çağırırken beni,
ezan-i Muhammed'iye...
ben,esiri olmuşum göz kapaklarımın
sen fısıldarsın kulağıma...
kalk... neyine güvenipte yatarsın
Ey... Kulhasan,..neyine, neyine...
gücüm yetmez ki,
asi bedenime seccadem...
başım secdeye değdiğinde
tövbekar göz yaşlarım süzülür
karışır mahçup dualarıma
bir dilenci misali,
ellerimi açmışım Yaradanıma
sen...
sen mahşer günü
bir selam verirmisin bana seccadem...
Ademden miras kalan bedenim
en az senin kadar yorgundur
çekerim yalan dünyanın tüm meşakkatini
bir musalla taşında helallık alınırken
günahkar bedenimden
Sen de,hakkını helal edermisin bana seccadem...
Kayıt Tarihi : 17.7.2008 19:20:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!