Sakıncalı ve Şüpheli Adamın Sürgünü

Serdar Sengir
79

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Sakıncalı ve Şüpheli Adamın Sürgünü

Kura çekilmiş ve ilk durağım Ankara
Geldim gördüm ki; zifirden daha da kara
Haysiyetim on paralık, leş gibi odam
Adımsa, sakıncalı ve şüpheli adam!
Her gün küfür ve dayak altında ezildim
Sonra oturdum kendi halime üzüldüm
Kimliğim yok, arkadaşım yok, düşüncem hiç
Biri itoğlu derken, diğeri derdi piç!
Hırsız ile bir tutmuşlar koca sarrafı
Geldiğimde kışlada öğrendim israfı
Ölüm gibi hasretken ezanın sesine
Nankör biat beklerdi kendi nefesine
Banyo yok, insaf olursa yirmi günde bir
Anama küfrettiler her üç öğünde bir
Yasaktır nefes almak, yasaktır gökyüzü
Aynı terazide namuslusu, yüzsüzü
Fareler ile ortağız yemek başında
Bir helal var mıdır bunların maaşında?
Ruhum daralıyor gayri oda hapsinden
Allah’ım kurtar beni bunların hepsinden!
Lime lime ediliyor bütün vücudum
Bana bile anlamsız geliyor mevcudum
Bakarken orduya vatan penceresinden
Arta kalan çığlığımdı işkencesinden
Gardiyanlar dayakla haykırır: Koğuş kalk!
Evvela beynini ye, sonra da boğuş kalk
Hasta olmak yasak, değerin köpek kadar
Bir fiskeleri iki milyon kötek kadar
Geldiğimde ilk düşüncem: düştüm hataya
Kalktılar sürdüler bu sefer de Hatay’a

Serdar Sengir
Kayıt Tarihi : 5.2.2011 10:55:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Zeynep Nilgün Gökçeöz
    Zeynep Nilgün Gökçeöz

    Yaşamdan unutulmayacak kareler. Sözün sustuğu an.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Serdar Sengir