Düşkün, garibe kazığı
Atanlardan Allah sorsun.
Felaketi fırsat diye,
Tutanlardan Allah sorsun.
*
Doğruluktan kaçanlardan,
Bir kısım insanlar
Uygarlığın resmini çektikten,
Meyvelerinin ve darbelerinin,
Tadını aldıktan sonra,
Gerisin geriye
İçlerindeki sessizliğe dönmektedirler.
Götürebilen götürsün,
Kimse götürdük demesin.
Götürenler sırdaş olsun,
Sırrı dışarı vermesin.
*
Bilen, işiten de sussun.
Varı yoğu dünya olan,
İşi gücü riya olan,
Hava atan, hava alan,
Biriysen, benden uzak dur.
*
Bunca sırrı okumayan,
Kapının önüne varıp, ulaşıp
İttiniz de kapı açılmadı mı?
Emek verip, engeller varsa aşıp,
Yettiniz de kapı açılmadı mı?
*
Hedef belirleyip, zahmet çektiniz,
Çocuk, iskemleyi çektim yanına,
Gördüğün dünyayı anlat, ne olur!
O kadar çok perde inmiş ki bana,
Belki aklım, fikrim biraz durulur.
*
Çocuk, yaşlandıkça küçülüyoruz.
Kan çanağı ve deniz,
Çığlık ve türkü,
Kayıtsızlık ve arzu,
İşte bunun için hoşlandım senden kınalı kuzu.
*
Ne çalışma gereksinimi kütüphanede,
Önüme açılan yollara düştüm,
Zorba, hoyrat, yanlış kollara düştüm,
Herkes yuvasında sessiz yaşarken,
Bir ben kötü oldum dillere düştüm.
*
İsmimi ateşe atıp yaktılar,
Evliya Çelebi kalksa uyansa,
İnsanını bilir, halini bilir.
Şöyle bir sağına soluna baksa,
Camisini bilir, yolunu bilir.
*
Tarih kokan toprağını, taşını,
Ben,
Eski bir şair müsveddesiyim.
Ondandır,
Bu kadar çok ve her renk kalemle karalanmış dizemin olması.
Her yaprağımda.
Bir akrabanız olarak şiirlerinizi büyük hayranlıkla okuyorum.Bravo! :)
ilk yorum benden olsun.ilk 10 puan benden gelsin...
tebrikler usta...
bana da tebrikler :)
ilk pu an benden olsun...tam puan olsun..
tebrikler ustam...
bana da tebrikler :)