Hayır yok ne gündüzden ne de geceden
Gönlüme çöktü yine hüzün inceden
Sensiz geçen günlerim sona ermeden
Kurtulmam mümkün değil bu işkenceden.
Öyle alıştım ki ben ıztıraba
Kan yutmanın adı sabırdır şimdi.
Tellere neş'eyle vuran mızraba
Bir elem nağmesi takılır şimdi.
Seninle açılıp seninle solan
Bir çiçek gibiyim unutma beni
Ne olur her akşam gönlüme dolan
Hicânla uyutup, unutma beni...
Sen gönlümdeki neş'e gözlerimde şûlesin
Bir çağıldar su gibi rûhuma akar sesin
Bakışlarında aşk var sesinde hoş bir dâvet
Ellerden kıskanarak kalpde gizlediğimsin.
Düştüm yollara vardım kapına geldim
Ömrümde senden başka yok benim derdim
Bir dert ki ne üzülür, ne vaz geçerim
Bin kez gelsem dünyaya seni seçerim.
İstanbul'da yaşıyorum
mutsuz...
gelecekten umutsuz...
'Tamam' denilen işler tatsız
işleri yapanların
pek çoğu arsız.
Ne beyaz, ne gri
ne siyah bulut.
Koyu mavi o küme
benim için büyük umut.
Yağmur yağacak
Sarı yapraklar dökülürken
ağaçlardan
hüzünle karışık bir zevk aldık
sonbahardan.
Mavi göklerde
Yaprakları dökülmüş
kırılmış dalları
bir ulu çınar...
Dibinde
ömrünü çürüten
Ben felek vurgunuyum
Binbir dertle doluyum
Ne bir seven arayan
Ne benimle ağlayan
Bir dost bir sevgili yok.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!