bir gece vakti,
aynaya sırtımı dönüp kendi adımı unuttum.
çünkü her isim, bir başka terk edilişin yankısıydı
ve ben artık yankılara değil,
sessizliğe ait olmak istedim.
bir duvar ördüm içime—
taştan değil, suskun bakışlardan.
her biri bir veda,
her biri bir "keşke"nin paslı izi
ve duvarın ardında yalnız
kendi gölgeme yemin ettim.
dedim ki:
artık kimseye kalbimi anlatmayacağım
çünkü insanlar,
parmaklarını kesmeden kanı anlamıyor
ve sevgi,
ancak sızıyı unuttuğunda yalan oluyor.
bir sokak lambasının titrek ışığında,
elini hiç tutmadığım birinin hatırasını gömdüm.
toprak nemliydi,
gece ağır
ve içimdeki mezar taşı sessizce eğildi.
bundan sonra,
bir bakışa ev kurmayacağım
bir tebessümle yarın hayal etmeyeceğim
çünkü öğrendim:
insan, en çok
güvendiği yerden eksiliyor.
bu,
gül kurusuna yazılmış bir yemin değil—
ateşte dövülmüş,
kanla mühürlenmiş bir vazgeçiştir.
ve her dizesi,
bir başka hayalin yakılmış külüdür.
ben artık
hiç kimsenin hikâyesinde yan rol olmayacağım.
ve başkalarının cümlelerinde
kendime mezar aramayacağım.
bu sadakatsizlik yemini—
bir lanet değil,
kurtuluş ayinidir.
Kayıt Tarihi : 23.4.2025 21:10:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!