Annemi göremedim,sarılıp öpemedim,
Vah bana anam ölmüş,artık beni terk etmiş,
Şu yalancı Dünyada yalnız bırakıp gitmiş,
Şimdi kara toprak oldu,nere gidem ben?
Ninnilerle uyutup,ak sütünü emdirdi,
Bir sinek geldi,
Bilemem nereden.
Adamın burnuna kondu,
Kovdu adam onu.
Sonra kulağına kondu,
Parmak hareketiyle defetti sineği.
Bir kere gördüm yüzünü vuruldum cemaline,
Sana gönülden bakanı cezbedersin kendine.
Her bir teli bahar dalı o güzel saçlarının,
Misler kokan kokusuna kapıldım kaldım yine.
Bir ateş olup yakarken şu virane kalbimi,
Söyle güzeller güzeli,böyle kaçış bu naz niye?
İnsan hiç karşı koyar mı,bu kadar güzel sevgiye?
Çiçekler kadar güzelsin,koklarım seni gül diye
Aşk iksiri güzel peri,böyle kaçış bu naz niye?
Bir güzeli gördü vuruldu gönül,
Bakış başka gülüş başka ten başka.
Sanırsın bahçede goncacık bir gül,
Yürekten vuruldum düştüm bir aşka.
Bu güzeli sorma güzellik aslı,
Daha dün,
Evladım,çocuğumdu adım.
Sonra,
Delikanlı olduk hitaplarda.
Geçen gün,
Amca dedi yetişkin bir genç bana.
Karlı bir Ocak akşamı,
Yüreğimden sana
Bir sevgi yumağı sundum,
Kar topu misali.
Lakin,
Sımsıcak, yumuşacık
Bir yaprak daha düştü duvarda ki takvimden,
Sessizce yol almakta ömür son durağına.
Karşı koymak imkansız yolcuyuz istemeden,
Hiç durmadan giderken ömrün son durağına.
Kırma sevdiklerini üzme sakın bilerek,
Ne olurdu sanki,
Senle doğan bir günün
Güneşi hiç batmasaydı...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!