Sinemde düştüğüm kara sevdam
Zahir olsa zindan-ı Yusuf'tum
Aşikar olsa beni yakan ateş
Ben de bir İbrahim olurdum
Ben sana hiç küsmedim ki yağmur
Kağıttan gemilerimi alıp götürüşüne
Ciğerlerime toprak kokusu serpişine
Ellerimden akıp gidişine de küsmedim
Nitekim gözlerimden gelen sendendir
Eller ketum 
Diller tetik
Ağızlar silah
Sözler kurşun olmuş
Gözler ateş
Tüm ömrünü verirsin de sen
örselenmiş, paslanmış damgaların yamalarıyız
korkak bir külüstürün ince sesli serzenişi
bazen bir gece vakti tehlikesi
dört duvar arasındaki dört yapraklı yonca gibiyiz
suyumuz sert, havamız serin, toprağımız çorak
bir kuru dal aldık çöplerden araklayarak
Yağmur olmak isteyenlerden misin? 
Çünkü ben onlardanım
Aksam gitsem keşke
Şu nehrin üzerinde
Mavi pullu, kızıl nehir
Dibinde iki köprü bacağı




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!