-Serap, Selma ve Ayşe iyi geçinen üç arkadaştılar. Bütün dertlerini paylaşırlar,çoğunlukla günlerini birlikte geçirirlerdi. Bu ara ruh çağırma seanslarına merak sarmışlardı. Birlikte olduğu zamanlar yuvarlak masanın
etrafınd ruh çağırırlardı. Hem korkudan titrerler, hemde gelen ruha birsürü
soru sorarlardı. Fincanın sağa, sola gitmesiyle, pür dikkat fincanı izlerlerdi.
-Çoğunluklada Selma'nın evi müsahit olurdu.Birgün yine böyle bir günün
akşamıydı. Selma'nın anne ve babası erken yatmıştı. Selma salonda yanlız,
müzik dinliyordu. Birden sağa doğru aniden başını çevirdi. Karşısında beyazlar içinde duran bir erkek gördü.Kafasını tekrar sola döndürdü. Nerdeyse bayılacaktı. Bu görüntüye bir anlam veremedi. Ertesi gün arkadaşlarına, gördüğü ruhtan bahsediyordu. Üç arkadaşta korkmuştu.
Birdaha ruh çağırmamaya karar erdiler. Ama Selma evinde değişik olaylarla karşılaşmaya başlamıştı.Yürürken aniden karşısında sarı bir kedi beliriyor ve kayboluyor. Diğer birgün beyaz bir köpek ona bakıyor. Bazen
Minnacık bir kadın sevdi.
Kadının hayali minnacık bir evdi,
bahçesinde ebruliii
hanımeli
açan bir ev.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta