Bugün, ilk Boyunduruk yazımda olduğu gibi zihin oyunlarına başvurmayacağım; biraz matematiksel olacak cümleler.
Son günlerde, bir ''Son Başbakan''dır alıp gidiyor!
Boyunduruğun bir tarafına Bazı başBAKANları koyacağım, diğer tarafına Son Başbakan'ı
Görevde kaldığı her gün için bir hatasını sayabileceğimiz Mesut Yılmaz; ve hem mizaç hem de zarar bakımından babası sayılacak olan Süleyman Demirel;
Bugünkü zihin eşlemesinin öğeleri:
Süleymaniye Camii ve Kanuni Sultan Süleyman.
İlkine sevgim çoğaldıkça, ikincisine saygım azalıyor.
Onbeş sene oldu sanırım; bir yaz günü komşumuz Mehmet Bey’e, başlıktaki ifadeyi kullanmıştım.
Bir gazetede okumuştum alakasız bir zamanda.
Gıcıklığım tuttu söylemedim, Türkiye Türkçesi karşılığını; Yüzlerce tahminde bulunsa da Mehmet Bey, nafile.
Aylar geçti bir yılbaşı gecesi, işyerini kapattım eve gidiyorum, karşılaştık Mehmet Bey ile.
Yukarıdaki söz ile selamladım; Şimdi anladım, yeni yılınız kutlu olsun demişti; Kırgızca bir ifadeydi bu.
Senin için milyonları harcardım;
Ama yoktu.
Yine milyonlarım yok;
İnan hiç dert değil;
Çünkü sen yoksun.
İzliyoruz ya bir kaç sezondur Diriliş isimli diziyi.
Senaristin, tarihî gerçeklere bağlı olmadığı gibi;
Sulandırmak için kullanılan suyun steril olma zorunluluğu da yok hani.
Dizide Süleyman Şah'a darbe yapılır, darbe başarısız kılındıktan sonraki ilk toy; Bey, diğer beylerin oturmasına izin vermez ve hepsini azleder.
Gerekçesi de: beylerin darbe sırasında dik durmamış olmaları.
FAKİRLİKLERİMİZ 4
Bir hayli yol aldık son yıllarda.
Hemen soracak dostlarımız; Niye o zaman hala 16 ya da 17. ekononiyiz?
Niye olacak , rakiplerimiz iki hayli yol aldılar da ondan.
Zaman geçtikçe yeni yeni eksiklerimiz de ortaya çıkmıyor değil hani.
Uzun yıllar evvel Hacıbayram Camii'nde, bir sabah namazında tanımıştım Sayın Mehmet Görmez'i. Henüz Diyanet Reisliği'ne getirilmemişti.
Bendeki eski hastalık ya! Başbakanları,Genelkurmay Başkanlarını, Ankara Valilerini, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlarını takip ettiğim gibi, Diyanet Reisleri'ni de takip etmekteyim senelerdir.
Göreve geldikleri günden beridir,hadlerini aşan kişi ve kurumlarca yapılan haksız eleştirileri, büyük bir vakar ile karşılayan Sayın Görmez, bulunduğu makamı hakkıyla dolduran sayılı kamu görevlilerindendir.
Kırk senedir seyredilen Kemal Sunal filmlerinden biri.
Kemal Sunal filmlerinin toplumdaki yeri ve topluma etkikerinden bahsedecek değilim.
Aslında bu konuda da oldukça doluyum; söyleyeceğim çok şey var.
Hanzo kliniğe getiriliyor, profesör talebelerine soruyor, Hanzo ne yapıyor?
-çişini yapıyor Hocam.
-İnsan gibi mi?
Ödüllere doymayan, rekorlar kenti Ankara.
Çağdaş kentlerde ne varsa hepsini içinde barındıran şehir Ankara.
İnsanların zenginleşmesinin kolay olduğu, ve zenginlerin hayatının her geçen gün güzelleştiği şehir, Ankara.
Toplu taşımanın aynı zamanda toklu taşıma olduğu şehir Ankara.
Metro? Var.
Hanımefendi;
Neredeyse altı sene olmuş görüşmeyeli.
Köprü olan yerlerde nice sular geçti altlarından.
Birçok yere yeni köprüler yapılırken birçok köprü de yıkıldı şu ya da bu sebeple.
Bildiğimiz köprüden bahsediyoruz, hani şu akarsu üzerine kurulanlardan.
Gönül köprüsü diye bir şeyin varlığına inanırız da henüz müşerref olma bahtiyarlığına erişemedik.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!