Pir Sultan Ölür Dirilir
Kırılır bir gün kolum kanadım,
Yaşlanırım, ağarır saçım sakalım.
Elbet bir gün dolar zamanım,
Sen Banaz Hatun, ben ise abdalım.
Bir gün taşlar beni el âlem,
Sallanır dar ağacında cenazem.
Orada bile bitmez kavgam, mücadelem,
Pir Sultan ölür dirilir.
Hakikatimdir ilim, şahtan şaşmaz dilim,
Namaz kılıp hak yiyeceksem yoktur benim dinim.
Rab isterse değişir bir gecede dört iklim,
Ben ona kul, bu dünyada çiğidim.
Günahım varise, ateşlerde pişir,
Bir gün derlerise “Bu ozan divanedir.”
O zaman derim ki yüksek sesle, gür:
Pir Sultan ölür dirilir.
Kayıt Tarihi : 12.8.2025 03:33:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiir, tarihî ve ruhani bir direnişin, özgürlük arayışının, hakikat peşinde koşmanın şiiridir. “Pir Sultan Ölür Dirilir” mısrası, Anadolu’nun en büyük halk ozanlarından Pir Sultan Abdal’ın ruhunu ve mücadelesini simgeler. O, baskılara, zulümlere rağmen fikirlerinden, inancından vazgeçmeyen; ölse bile dirilecek, yani düşünceleri ve mücadelesi sonsuza dek yaşayacak bir simgedir. Şiirde, bireysel kırılganlıklar (kolun kanadı kırılması, yaşlanmak) anlatılırken, asıl vurgu insanın içindeki direnç, adalet arzusu ve inançtır. “Sen Banaz Hatun, ben ise abdalım” dizisiyle kişisel aidiyet ve kimlik ortaya konur; “abdal” burada hem halk ozanı hem de tasavvuf yolunda yol alan bir kişi anlamında kullanılır. Aynı zamanda şiirde yaşam, ölüm, hak ve hakikat gibi büyük temalar işlenir. Ölüm bile mücadeleyi bitiremez, çünkü hakikat ve ilim sürekli var olacaktır. Şair, kendi günahlarıyla yüzleşirken bile hakka olan teslimiyetini dile getirir. Sonuç olarak bu şiir, hem bir başkaldırı hem de derin bir teslimiyet şiiridir. Tarihe, inanca ve insana dair bir marş gibidir.
TÜM YORUMLAR (1)