Beton duvarlar arasında ,ayın süzülen ışığına söylenecek
Bir nefes sigaradır şimdilerde
Biliyorum sende suskun ve özlem dolu, bir balkon pencere dibinde oturmuş benimle konuşuyorsundur
Yalnızlığın bastırdığı bu demlerde
Kuşkusuz bir hicaz makam olur başımızdan aşagı akan keder
Susmayan efkârın perdelenmiş sahnesinde
Bir başka olur bizim yolun halleri
Bazen uzaklardan imgelenen kuru bir fotoğraf
Aman dedirtmeyen zor zahmetli geceler
Ama bitmek bilmeyen bir inat olur yıka gelir duvarları
Bir başka olur bizim yolun halleri
Kasılırken kadın doğum sancılarında, fısıldıyordu adam anne rahmine, bukowskiden aforizmaları
Gönül yarasını sözcüklerle örtebileceğime
İnandığım, bir kadını anımsıyorum
O kadın ki sabahları belinden öperek uyandıra bilecegime inandığim
Sonraları demeyeceğim kadar gölge herşey bu evde
Sanırsam bazı kadınların izleri var yatağımda
Ruhlar kadar ontolojik bir vaka
Böyle yağmurlu bir gün oturmuşuz masada
Yan tarafımız da pencere
İstenmeyen bir çocukmuş hissiyatı veren tüm acılaradır yalnızlığım
Yer altından yer üstüne çıktığımız gibi,
Eksilen zamanın ihtiraslarında,
Göğün yeryüzüne yakın olduğu rakımda
Güneşin doğuşunun izlendiği yerde
Serin günün başakları savurduğu anda
Renkli çakıl taşlarının döküldüğü yolda
Hiç bitmeyen sevgimin doruklarında
Dini ritüellerin işlev görmediği yerde
Köpekler birbirini parçalarken
Dostlarından bileklerini gizleyen adamlar
Sırtlarında ki paslı hançerleri
bilemekle meşguldü
Sözcüklerle bir kadının iskeleti söz konusu
Kabul bu bir gelecek kurma değil
Ruhumun serinliği var üstümde
Bir öpücüğün kurbağayı prense çevirdiği kadar mitolojik değil anlatacaklarım.
Ama nefesimin kesildiği anı biliyorum Sayın Patrik
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!