Toprağı yarılmış buğday tarlalarındayım,
Alınterleri ırmak olmuş gidiyor
Ali Dayım bağırıyor ‘’çalışın ha uşaklar’’ diye,
Diğerleri ise pervasız, yorgun, harap....
Niye?
Soruyorum, iş veriyoruz ama aş alamıyoruz,
Hayalime dogru yuruyorum,
Diye kandiriyorum hep kendimi,
Aslinda bos bir kagit parcasi bu hayat,
Yani anlayacagin sonu belli,
Dogmakla bos yere imza attirdilar bana
Yani bana kalsaydi kacardim imzadan,
Sıradan bir ev,
Yapboz odalar...
Hayat kısa sanırım....
Camlar is dolu galiba
Yerler çimen..
Sıradan yine....
Yalanların arasından sıyrılıp,
Gerçeklere baş ağrıtmaya doğru,
Ölümsüzlüğe doğru...
Koşar adım yani..
Seri vermeye ramak var,
Kim tutacak beni,
Doğup, yaşayıp ölürsün
Kefen giyip tabuta girersin,
Çürür toprağa karışır, yeniden hayat bulursun,
Ve sonra birsürü şey olursun,
Bal olursun, iplik olursun,
Tütün olursun,
Ufak tefek yollarda
Düşe kalka bir taşım,
Körebe oynarcasına,soğuk bir ayazda,
Tane tane ayrıştırıyorum elimde kalanları
Peki çaresizliğim neden?
Oyun mu,yoksa benim boşvermişliğim mi,
Karın yere düşmesindeki ses işte,
Oldu bitti deyip alemi değiştiren ses
Kanayan yaralara merhem mi ki?
Yoksa acıyı beter eden başka bir şey mi?
Uzak yıldızlar, evet uzak yıldızlar,
Ses vermek isterler,
Ne garip ki gerçekte uzak,
Rüyalarda yakınsın
Gerçek çelişki bu olsa gerek,
Üstümdeki yük hergün yenisini doğuruyor kendine,
İşte bu yüzden hep,
İşte al sana neden,
Biz seninle hiç buluşmadık ki,
Tek bir buluşmamız oldu,
O da topu topu dört dakika sürdü,
İkimiz de kandırıldık belki de,
Ama bana gıcıklığını söylemen iyi oldu,
Kendime bir neden buldum artık,
Tutmak;başlangıç,önemli.....
Tutunmak;hayati,zor.....
Tutulmak;güzel,ışık gibi.....
Tutuşmak;kötü,acımasız.....
Tutku;şart,devamlı.....
Toprak;kaçınılmaz ve son.....
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!