Bak görüyorum işte seni,
Oradasın!
Şu büyük ışığın yanındaki oda,
Pencereye çıkmışsın
İşte bak! Tam karşındayım
Hey! Sana sesleniyorum
Hayat bizi lisenin tozlu sıralarında tanıştırdı
Bir bulmacanın, üç bilmecesiydik.
Aynı hamurla yoğrulmuş,
Aynı oyuncakları oynamamıştık.
Biz bu toprakların çocuklarıydık.
Üçümüzün de kırık duyguları,
Faili meçhul bir cinayetim ben
Gözleri açık giden!
Üzerimde yarının gazetesi örtülü,
Haberler bugünden belli…
Faili meçhul bir cinayetim ben
Öleceği yeri bilemeyen,
Buralarda her şey bıraktığın gibi
İstasyon yolundaki ışık,hala yanıp sönüyor
Ve sabahın 5 inde yine bomboş oluyor.
Yollar biraz çamurlandı,
Ama olsun, oda doğalgaz çalışmasından
Hani sizin bir ev vardı,
Keşke hiç büyümeseydik be kardeşim
Neden acele ettik bilmem.
Daha tek kale maçların,
Japon kalelerin bile tadını alamamıştık!
Daha çok kamış çalıp,
Uçurtma yapacaktık seninle.
Bir sonbahar hatırası var ağaçlarda,
Sararmış yapraklarından mahrum kalmış,
Her dalında bir ayrılık saklı.
Sarılık geçirmiş bir mevsimin,
Kurumuş hatıraları sarmış dört bir yanımı.
Hava hafif rüzgarlı,
hayat bizim için üç kurşunla başlar
soğuk bir demir kucaklar bedenimi
benim sevgim demirden sonrasında başlar
ölmek ne kadar kolay anlatamam
yaşam gözlerin kadar keskin
üç kurşun anlatır beni sana
Kimse bilmez bu şehrin arka sokaklarını
Akşam soğuk çöker arka mahallelerine.
Süslü ışıklar kapatmaya çalışır bu ayıbı
Yoksulluk sefalet diz boyudur, anlayabilene
Kimse bilmez bu şehrin çocuklarını
Bu gün günlerden meçhul
Saat sevgime dokuz var
Yine seni karalıyorum duygu defterine,
Yazmaktan tükenmeyen kalemimle.
Duramaz oldum ayakta,
Yaslanıverdim bomboş dolabına
Kayıp bir şehrin, efsane aşığıyım ben
Güneş doğmamış bir şehrin, aydınlık çocuğuyum
Sadece hafızamı zorluyor güzelliğin,
Tek hatırladığım giderkenki ayak seslerin…
Sen gittikten sonra fazla bir şey yapmadım şehre
Birkaç duygu satın aldım,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!