Mescidi Aksa değilmiş meğerse yıkılan,
Yıkılan onurmuş insanlıkmış Müslüman,
Tartsalar Terazi kefesinde Müslümanı,
Ebu Ubeyde kadar etmez ikimilyar insan.
Mescidi Aksa değilmiş meğerse yıkılan,
Daha on on beş yaşlarında çocuktum,
Gazze de beyaz uçurtmalar uçurdum,
Ruhum gibi temizdi ellerimde uçurtma,
Ve gözlerim kadar yeşildi Gazze bana.
Deniz oldum olasıya bedenim gibi ak,
Sineleri dağlayan büyük bir sızı,
Adı Mehmet olan Bir milyon kişi,
Kulaklar sağır gözler inkar ediyor,
Yıkılırken Gazze'nin her bir zerresi.
Ümitler bombaların altında kaldı,
Gece bir gemi ben gemide bir yolcu,
Liman farklı, Rota farklı, ben farklı.
Geçer mi sinendeki türlü türlü yaralar,
Doktor farklı, İlaç farklı, ben farklı.
Uğramaz halimi soracak dostlar,
Üstat bu gece demdeyim derince,
Yine bir mazi kapımı çaldı misafir bize.
Oturdum ortada bir sofra mevcut,
Dertleri bölüştük biri size biri bize.
Gökten ne bir elma düştü ne bir yıldız,
Beni sormadan çekip gitmişsin,
Gel de şimdi sensiz yollara düşme,
Söyle nedir bu apansız gidişin,
Gel de şimdi mecnun hallere düşme.
İnsan bir danışır bir yol konuşur,
Kim bu Dünyada ebedi yaşadı ahmak,
Hepimizin gayesi bir Cennete varmak,
Sanırsın ki her dem etsem yok günah,
Varsa da kıssası bir hal vakit yanmak.
Bilmez misin bu Dünya her gün değişir,
Bir asmalı evim ve önünde bir Kedim,
Panjuru mosmor Menekşe moru işte,
Kapısında bir Lale kocaman bir Gül üstte,
Bir sevgilim olacak benimde gelecekte.
Seke seke çıkacağım balkon merdivenine,
Bekledim yıllarca belki gelirsin diye,
Görmedim bir vefa kendimden bile,
Ne sana muhtacım nede kendime,
Gelme bundan sonra istemem seni.
Kayboldu hatırıma geldiğin düşler,
Kavuş bana uzunca bir gecede,
Hasretleri dürüm dürüm dürelim,
Özlem bu biter mi çok uzadı yine,
Gel oturup Sabaha dek gülelim.
Eski bahçe, eski çiçek, bağ evi,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!