Ne güzel söyler şu şairler gönülden,
Sanki bal ile yağ akar dillerinden.
Her sıkıntıya çare bulurlar hemen,
Şairsiz hayat yavan yağsız ekmekten.
Her yer tabut dolu sanki kıyamet,
Bu bir virüs değil sanki alamet,
Eceli gelene Allah'tan rahmet,
Siz kurallara uyun der hükümet.
Gülüm şaştım ha şaştım,
Alın yazımın karasına,
Kesseler ha bu başım,
Yâr inanma benden başkasına,
'Başka söz rivayettir.' derim,
'Gönül sevmediğine bakarsa.'
Seçim mi-Geçim mi?
Partilerde ne de hizmet aşkı var,
Başkanlık için hepsi de yarışır.
Kimi de kiminin sırtını kaşır,
Siyasilere de hep bu yakışır.
Karma karışık kavramlar buna akıl ne der,
İnanan, inanmayan ölüsüne şehit der.
Gidenler dönmek istemez nedense ukbadan,
Döneyim diye ses gelir yalnız şuhedadan.
Hiç yoktan var, bir sevgiliye yâr eyledin.
Yatakta ölümü zul adleder büyükler,
Her nefis ölecektir, ha bugün ha yarın,
"En güzel ölüm şehitliktir."der Peygamber.
Bizim oralarda baharları olurdu sel,
Burada ateş alazı yüzünü yalıyor,
Vadilerden Mescid-i harama akıyor sel,
Binlerce petek sanki arı oğul veriyor,
19.08.20116
Kâfir birleşirken müslüman neden ayrışır,
Kimi mezhep kimi etnik diye parçalanır,
İşte bizi de böyle parça parça paylaşır,
Herkes taşısa da Türk’ün kanı nasıl taşır.
Gep gencecik fidanlar başları meyve dolu,
Oğlum,sakın Allah’ın yolundan sapma,
Yeniden putlaşan dünyaya sen tapma,
Birkaç ta öğüt edecek baban sana,
Bunları önünde meşale et oğlum,
Meşale et yavrum.
Desinler,"dünya kendi oldu"inanma,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!