Bir kalem, bir kağıt.. Gerisi acılarım..
Anne,
Kalbim, bir ruhun güzelliğine değdi,
Kolu kanadı kırık bir kuştu o;
Yaşıyordu,
"Yaşayabildiğim kadar..." diyordu.
Nefes oldu bu günümü yarınıma.
Bekleme uykularda, kalk uyan.
Yok, bu dünyada seninle yol alan,
Semaya uzanan ellerim, isteklerim kum gibi dağılan.
Bilirim, derdim kangrendir, yüreğim ne olur dayan.
Kuytu köşelerde kaldı gülüşüm, umudum ise çoktan kördüğüm.
Dünümde kaldıysa bugünüm,
Bir çınarın gölgesinde soluklanırken
bulutlara duyduğum özlemi hatırlıyorum—
gökyüzüne yükselen uçurtmanın ahı gibi;
bir yanım özgür, bir yanım tutsak yeminim.
Bir çizginin ardında
zamanın sürüklediği misketlerle savaştayım.
Baba biliyor musun?
Bugün oğluna artık "Baban aramızda değil" dediler.
Yüreğimi kimsesizliğe ittiler.
İçimde bir tufan, feryat figan bendenim tar uman;
Yıllar sonra hiç bu kadar hissetmediğim umman.
Diyordun, "Her şey gelip geçici bu handan."
Gök kubbenin altında uzandım semaya.
Demir parmaklıkların ardında,
boşluğun… Adı: Malta. Hatıralarımda.
Kaleme aldığım adı: Hülya.
Rüzgarı hissediyorum — teninin kokusuyla
sesini duyurmaya çalıştığın
Kelebekler uçuşuyor karnında,
Bu sızı, bu sessiz ağrı...
Geçmişin izlerinden mi taşıyor sana?
Hatıralar... Yüreğinin derinlerinde yankılanan,
O terk edilmiş boşluğa mı konuşuyorlar?
Hangi rüzgâr savurdu umutlarını,
Kulak asmadığın gönül kapında, gürzden
Yükselirken aşk naraları, titretirken ellerimi...
Görmez mi sanırsın ahvalimi, feryadımı?
Şah damarımdan daha yakın, olanı.
Nefesinden bir meltem sakinliği hasretimi.
Gönlümün Son Sözü
Uykularımı bölen nadide gonca,
Yakın kadar uzaksın benden ki senden.
Aklım resmedenken hayalinin çizimini,
İçimi ürperten yalnızlığım çıka geldi.
Devam etmek istesem de nokta koydu elleri.
Meleğim
Gökyüzünden dökülen damla damla yağmurlar,
Bir melek süzüldü gözyaşlarıma,
Dualarımda en büyük hediye sendin bana,
En derin gecelerimin sessiz duası…
Sokaklar yıkanır, ben ağladıkça,
Nefsinin kurbanı olmuş Kabil’den olmalar,
Soyu soydan arsız, namustan yoksunlar.
Ey Rabbim, emanet kıldığın yeryüzü,
Artık gökyüzüne doğru ağlıyor.
Toprak narindir, bu yükü taşıyamıyor.
Uykularım, uykularım kaçıyor.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!