Ozan Arif Şiirleri - Şair Ozan Arif

Her mektupta haber soruyon bizden,
Soruyon ya fakat neyi gardaşım?
Mektupları okuyorlar o yüzden,
Eh işte, durumlar eyi gardaşım!

Zannederken anarşiyi attık biz,

Bu icraat, bu gidişaat, bu tutum,
Bence çıkmaz yol demektir bu gardaş.
Sizi bilemem bitti benim umudum,
Ağlanacak hal demektir bu gardaş.

Lâfa değil gardaş, işe bak işe,

Tahammül ver, güç ver, kuvvet ver bana,
Mevlâm beni vatanıma kavuştur.
Firenk yurdu zor geliyor bana,
Mevlâm beni vatanıma kavuştur.

Devlet çarkı dişlisini sıyırdı,

Perişanım, bitkinim,
Bir odan var mı hancı?
Adımı sorma benim,
Benim adım almancı.

Ediyorsan çok merak,

Ağlamak sızlamak nafile beyler,
Yorgana, döşeğe vergi bağlandı.
İnliyor şehirler, kazalar, köyler,
Buğdaya, başağa vergi bağlandı.

Bülbül gibi susmak için dut yerdik,

Yeminimde durmazsam
Gök girsin kızıl çıksın.
Bir gün hesap sormazsam
Gök girsin kızıl çıksın.

Eğer kinsiz solursam,

'Ülkücüyüm' deme, suçlu
Derler yavrum sonra seni.
Bir kahpeye rastgelirsin,
Körler yavrum sonra seni.

Ömür boyu çilen bitmez.

Kaç yıl oldu 'Oniki Eylül' oldu olalı,
İdareyi bu beyler ele aldı alalı,
Senelerdir dinledik tantanayı mavalı
Ben 'Oniki Eylül'üm nesini seveceğim
Sevmediğim gibi de devamlı söveceğim.

Hep böyle gıtmezki, talihin bize,
Güldüğü zaman da gelecek duur...dur.
İmanın önünde küfürün dize,
Geldiği zaman da gelecek duur...dur.

Öyle bir geldiki, Eylül-ü Seksen,

Haydi yetiş ahâli! ..
Her bir şey bol bol satılık.
Arıların ilk yılı,
Petek petek bal satılık.

Burası Anavatan,