Yine geçtim pencerenin önüne.
Onları izliyorum yine:
Sevdiceğim
Ve onun sevdiceği…
Yürüdüler yavaşça
Sessizce.
Hüzünlüysem;
Acı çektiğim duyguları avuttuğum,
Yorgun gözlerimi güzelliğinle,
Suskun düşlerimi
Saydam beyazlığınla yeniden yarattığım,
Sen…
Nerdeyse akşam olacak…
Yine bütün günüm pencerenin önünde geçti.
Ne dersin?
Alışıyorum galiba sensizliğe…
Gayet güzel devam ediyor hayat.
Hem artık ben onun peşinden koşmuyorum.
Bir kız sevicem.
Adı Mualla olacak.
Önce sevmeyecek beni.
Kaba, silik çirkin bulacak.
Günler, geceler boyu
Nasıl etkileyebileceğimi düşünücem.
Seni görmem miydi şansım,
Yoksa sadece varlığın mı?
Yanımda olman mı beni mutlu eden,
Yoksa kalbimde yaşattığım “sen” mi?
İlk defa denesem hayatımda,
Yalvarsam sana.
Bana verin bulutları,
Tüm gökyüzü sizin olsun.
İstemezem yaz bahârı,
Benim sevdam güzün olsun.
Goncaları bana verin,
Nedir bu hayat, nedir bu oyun?
Bilinmeze doğru gidiyor soyun.
Diyemez hiçbiri geçmişine elveda
Geçmişi de anından beter hayatta.
Ağlayamaz, inleyemez, haykıramaz,
Sövemez anasını sattığımın dünyasına.
Beni biraz olsun sevdiysen,
Ne olur düşün sensiz halimi.
Ve ben gözlerinin içine bakamazken,
Sen rahat seyret sensizliğimi…
Ben sana mahkumum, elde değil.
Sevdamı kırık kanatlarımda taşıyorum.
Gitgide yoruluyor aşkından bedenim.
Güzelliğin karşısında, aciziyetimle savaşıyorum.
Biliyorum böyle gitmez bu mahkumiyet.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!