Bu günlerde...
Damlalar akar, şakaklarımdan usulca elmacık kemiklerime
Ayakkabılarımın altı aşınmış ömür sermayem
Ellerim terli, yüreğim korkak bu günlerimde
Sırtımda ki heybeyle giderim kaldırım köşelerinden
Sokakların yabancılığı üzerime sinmiş bir toz bulutu.
1
Mesela adınla başlasın,
Tüm sokaklar.
Vapurlar sesini sayıklasın
Tüm zamanlar.
Kışın esen ayaz yelleri gibiydin
Avucumda buruşmuş ellerin.
Kuytu köşelerde bekleyen derinliğim
Nefessiz kalmışlığımızın son nefesi.
Sen kokardı göğsümün boyun bitişiği
İki can, iki sevda, iki umutsun artık
Yolunda güller açan bahtı güzel
Cihanda büyüyen leylak bahçesi
Güneşle yeşeren gönül meyvesi
Bir çiçeğim olmalı.
Elimle sulayıp, topragını kendim ektiğim, saksısına yerleştirip helallik istediğim,
Vakitsiz bakabileceğimi umarak, çiçek açmış olsun.
Ektiğinde büyütüleceğini uman bir çiçek.
Kaldırım köşeleri gibi ıssız olmayan,
Bir ayak boyu önümde yürüyüverir anılar
Parmaklarım arasından koşuverir saçların.
Seninle aynı çatı altından bakar gökyüzüm
Bakracımızda; çalkalanmış ayranımsı bulutlar.
Közünde patlıcan tüter şimdi memleketin.
Zaman, lambadaki ışığın rüzgarıyla oynaşır
Sefirler kambur devenin sırtında çarpışır
Vezirlerde vakitlice bir telaş inim inim inletir,
Söz söyleyenlerin diliyle, kör kılıçlar bilenir.
Ne kutlu bir haberdir var edilişinin gayesi,
Niyetlerin en makbul duasıdır iadesi.
Ne kanlar ne kemikler eridi sülietinde,
Ne şiirler dokundu tezgahında,
Ne acılar çekildi acı bilmez sinende.
Adınla uyanıyorum bir seher vakti,
Yürüyorum.
Soğukluğunla yoğruldu zemheri sokaklarım,
Her kaldırıma adım attığımda
Sen çiseliyorsun yanaklarıma;
Meşe tabiatı var içimde, yangın yangın
Nereye tutunsam elimde kalır kızgın ahım
Akarsular içinde tıkanmış göz göz oda
Göz oda içinde yaşar meftun adlı vaha




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!