neçeden sonra,
indik güç bela kayaya oyulmuş basamakları
çıkarkenkinden daha fazla sıkıntılı,
“-çoc(uk) lar yumbarlanısınız ha! ”
iki gözüm iki çeşme,
Feride Halam, azarladı gocasını,
beni kucağına aldı
aklım ebemde,
ebemin ettiği dualarda kalmıştı
“kolay ineyin” deye dua etmiş olmalı,
“-al bakalım ebesi, ne varısa ebende” diye
gadın beni yere bırakdı
“-a(ğ) lama ğadınım a(ğ) lama,
Kemal Emmin sana şaka etdi
hiş a(ğ) lanı mı va!
çikin olusun garışman valla
gel bakayın yanıma”
gözlerimi sildi etek ucuna
sen sanısın oğşayarak Ebem,
eski çadır yerindeki daşlardan birini
“-hu daşın hatırına” dedi
“-hu daşın hatırına, ıramatlık bobam,
kendi elleriyne(n)
ta horalardan yendirdi hu daşları daa
tol yerimizi hura çevrikledi,
taha dün ötüyon gibi aklımda
..
anamı toprağa vermiş o sene Bahtiyar’da
Bahtiyar nere, Daşevi nere
Daşevli Sarımusalardanımış ıramatlık,
o sene dedi bana, “-hadi oğlağa”
taha bi ana ğuzusu,
gız başıma, deli bi çocuk,
düşdüm oğla(ğı) n peşinde
adıbellediğin çobannık
anamın ölüvce(ği) aklıma gelse ya
Hatmaca’yı aldı, ne de olsa analık,
adı üsdünde, has-öz ana ğibi olu mu
Allah kimseyi öğey etmesin,
düşmanımısa da
kimsenin başına analık vermesin
neçeden sonura,
içim yandı emmeee, ne fayda
nur içinde yatasıca
gabiri cennet olasıca,
gün ğeldi, onu daa goduk Gayıörenine
hinciki buu, Akçeşmenin altına
biri bi yerde, biri başga yerde
hinciki ğibi yazısı mı var daşında
evelden bilidim ener varıdım da
emme doru, emme yannış,
okur üfleyviridim hepiciğine,
Allah gabil etsin,
zatin bi bobama deği,
etmişikene hepiciğine ederdim,
yoladüzülüp dee varasıya
anama gatın gatın fazla
eve ğelesiye
anamın mezeri, nasip olmaycağmış öyle ya
elinden dutan, alıp geden deyviren olmayınşa
cumay derneğinden okur üfleyvirin
onun esamesine, amel tefterine yazılırımış
Allah gabil etsin;
okuduğumuz da elhem, salli-barik
galatalarım marımış,
ö(ğ) redeyim demez de bizi(m) ki
sanısın mekdep-medirese ğördük,
hoca öğüne diz çökdük
laf, ulamalığından değil
erincekliğinden,
“sen nerden okursan oku,
o onun uruhuna varı
yeter ki her zaman canı gönülden oku” der,
öyle de madem herkeş neye akışıp geder,
mezerdaşını neye gorlar de(ğil) mi
toprana bi yüz sürmek yok mu
uyuntu,
nere ğedeyin hu yaşdan keyri,
nası bulayın, hinci
eveliki ğibi dağ-bayır dön dolaş yok ki
iki baş da olsa goyunu guzusu, oğlağı
kedisi, köpeği, tavığı
dedikleyin
mal canın yongası
hurdan huraya gelinemedi mi
gelinemeyoru de(ğil) mi
nasip böğüneyimiş,
Alla(hın) n onaraca(ğı) işde
Allah gatın gatın ırazı olsun
sebeb oldunuz
yılın yılın o ğadak derin herife,
“-yahu ha,
hurdan binelim iki eşşe(ğe) de,
yalan deği(l) , hadi anamınkı uzak,
Bahtiyarda goca bi ağacın altındaymış da
Bahtiyarda başga ağaç yok mu,
duruyo mu
hemi de ne bileyin ne ağacı
bulaman daa bilemen deee, emme
gakayın hurdan bi horaz keseyin,
amin çığrışdırayın
hu bobamın çobannık etti(ği)
zaba(hı) n ayazında ellerimi avcına alıp,
hoohlayalak ısıtdı(ğı) ,
guca(ğı) na basdı(ğı)
ye(r) llere
gazdı(ğı) çiğdemleri elce(ği) zinde
dolay dolay dolaşdırpdaa
kendi eliynen yedirdi(ği)
Akdağa, Dutlara eletivi ha bi”
derin de narasın
ay gelinimiz
…
“gış çıksın da bahara”
olmadııı “gelecek sene”,
adam kendinikinneri bile marağ etmeyoru ki
senikinner umurunda mı
zati anasından emer galmış,
Kırkbaş Gölcük Yaylasında’ymış
gayınnamın mezeri,
baş ucunda daşı var mı yok mu
gedilse varınsa bilini mi, bulunu mu
haklı emme,
nası gedili(r) , nası gelini(r)
bobası da Erzurum Çakmak Hasdanesinde
ğalmış” öyle der
güna(hı) obalı boynuna
emme yalan emme essah, ga(y) ri
kim habar etdi,
bilen mi var
ora nerden yolladılar,
nası eletdiler,
hankı cep(h) eden yaralı ğeldi kim bili(r)
seferberlig dee
o ğalmış dokuz gardaşdan bi öğey gızgardaşına,
biz onüçden iki dene,
bizim gızın ha varlığı, ha yokluğu,
benden böyük ya,
ha olmadan gedeydi
gocadaydı zahır, arasa-sorsa
ha bana bi sa(ip) ap çıksa ya
aklına gelimiydim acaba
bazı bazı bi ağıt ederin,
içim yanarsa
“gurbet elde sarılamadım anama
ben saramadım toprak aldı goynuna
verividiler beni elin o(ğ) luna
gadir gıymat bilmeyene düşdüm neydeyin
anam da yok bobamda nere gedeyin”
yeter’
hinci dişim kitleni(r)
sizi eziyet ederin
a(ğ) zımı aşdırman hinci
hadi bobası neyise
“-o(ğ) lum ha bi eletivi beni Dutlara
bobamın geçi ğütdüğü yellere” deye
deye deye
nasip böğüneymiş,
aklıma gelmezdi hiş
Allah ırazı olsun bi deği bin gatından”
….
kucaklayıp bindirdiler kayığa
gözleri, ören yerlerinde,
dolaylarda
el sallayabildi ancak yerlere!
Kayıt Tarihi : 23.10.2007 17:35:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
anlatımda geçen coğrafya; Ispartanın, Şarkikaraağaç-Gelendost-Eğridir-Senirkent ve Yalvaç topraklarını kapsamaktadır. Ebem Iramatlık, konuşmaya başlarsa bir destan okuyacak demektir Allah rahmet eylesin nur içinde yatsın

TÜM YORUMLAR (1)