acımasız bir akşam üstü istenmezliğinin efkarında gece
usulsuz sevmelerin kabir azabı hasretinde
koku sunumunda cimri güllerle
asi mısraların isyan dizilimlerinde
geç kalmış cumartesi gecelerinin ahmak dokunuşlarında
FUFUKA yollanmış
kayıp birşehrin arka sokaklarının kaldırımlarında adımlanmaktayım
buz kesmiş yanlızlığımla
hararetle dönüyorum köşebaşlarından
her dönüş bir ahh çekmekte
yeniden doğuşlara gebelenmekle avunaraktan
sevinmekte
saat
daha çok var sana
çok çeyrekler yollanacak
rakı bana
tükenen turları yelkovanın
eyy diye başlamayacak bu defa seni anlatışlarım
öyle ağrımki bu gece
dahası olmadı hiç
sen bana geldin geleli
yoo
eyy diye başlamayacam içimde fırtınalar kopsada
Hoş kokular salmaya başladı çoktan doğa
Çiçeklenmiş dallarda sevişmeler çoğaldı
Yağmur sonrası lezzet sunma derdinde toprak
Coşmuş
Nisanmı kapıı çalmış nee
He yaa
hoşnutsuz sevmelerimin ardına düşmüşlüğüm tükendi
papatyadan bozma günlerde
içim
sessizliğin körpe dokunuşlarıyla sen
anlatamıyorum
bir başka dilden di kelimeler
ne demeli
neresine dokunmalı
sevda günlerinin tükenmez çileleri çekilmezliğe dogru yollanmakta
bir şeyler yapmalı
yapmalı ama bir şeyleride bozmamalı
eksiltmemeli saygıyı
vakitsiz kaybetmişliklerimin sinsi sevişlerinde
mekansızım
gözlerinle gözlerimin buluşmasındaki emeksizliğimle
karabasan düşlerden geride kaldığım kadar
avuçlarımızdan kayan yıldız senelerin hararetiyle
seni seviyorum un çook ötesindeyim
papatya fallarında buldum gözlerini
bembeyaz yapraklarda
ilkbahara meydan okuyan gizemlerde
rüzgar fısıltılarında yakaldım sözlerini
toprak oldum
su oldum
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!