Zenginliğimiz kağıtlara sarılmadı ki; yansın, ıslansın,
Gönüllere taht kurup, sarayları; avuçlarımıza aldık,
Varsın sevmeyenimizde olsun, bizi; kusurlu bilsin,
Nazar boncuğu sayarız, madalyamızı; mütevazilikten aldık.
Bize yeter o, bir elin parmakları, kalabalıklar; şaşar kalır,
İçimde öyle bir sır var ki,
Dillere destan olacak,
İçimde öyle bir sevgi var ki,
Sevgi ışıklarını açacak.
İçimde öyle bir umut var ki,
Çocukken oynadığım bilyelere,
Saçımı okşayan tonton dedelere,
Gelecek korkusu yaşamadığım o günlere,
Elveda demek zorundayım delikanlı.
İnsanlara yaptığım şaşkın bakışlara,
Gittikçe erbap olacağı yerde,
Neden takılır kalır ellerim,
Dizeleri döktürmek bir yana,
Hal hatır soramaz oldu dillerim,
Üstün körü karalardım her halimi,
Aynaya bak gör, artık kendini,
Yalnız kendini değil, gör tüm alemi,
Baki değil bütün yer ve gök,
Anla insanoğlu sende fanisin fani.
Güvenme gençliğine günler su olur akar,
Tutar diye yaklaştım elimden,
Dokundu ve soğuktu elleri,
Birkaç adım ötesiymiş meğer,
Bir uçurum kenarı, sonrası yok.
Son gördüğüm gözleriydi,
Oldukça derin ve karanlıktı,
Gine alduk bakiyn kağdı galemi,
Seyran edecüz birlikte alemi,
Diyşük gelsede çoğusuna namele,
Gasdamonuludan dinniycüz galanı
Önceden çok gelüdü bize derdimiz,
Aranma, sebep yok bence ortada,
Çıkar baklayı ağzından, yutkunup durma,
İşini kolaylaştırayım istersen,
Yanımda iken uzaklarda olacaksan,
Boşluklara bakıp dalacaksan,
Lafı sokup, ardından uzunca susacaksan GİT.
Yüce Yaratan, sana çizdim gönderdim,
Şu erişilmez bildiğim hayallerimi,
Ben bir istedim, sen bin verdin,
Nasıl semaya kaldırdıysam ellerimi.
Gönlüme kuruldu temeli altından saray,
Gönlüm yine bendine sığmaz olmuş,
Gözlerim ise zirvelere dalar gider,
Aklım karışır, ayaklarım dolaşır,
Bu günüm dünümden daha beter,
Çıksam derim şu yüce dağın başına,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!