Maviliği gözlerinin
En derininden vuruyor benliğimin
Laleler sümbüller nede güzeller
İstanbul'un neşesi sanki
Sen ben ve bir kaç kişi
Aşıkların matemi gibi
İnsan çaresiz girince tabuta
O bilmez fakat varmıştır huduta
O an ruh zaten küsmüştür vücuta
İmdi o farklı sen farklı boyuta
Görüyor ama dokunamıyorsun
Bir yer var gittikçe kayboluyorsun
Çıkıyor ama yanlızlaşıyorsun
Sen kayboldukça fakirleşiyorsun
Burda boyanmış gözler görmüyorsun
Kara bir kış aydınlık
Ama herkes bir anlık
Her bir ses kalpten katı
Kalk dört nala sür atı
Sana baksın her bir göz
Var evet orda biri
Hiç gitmedi bu bekçi
Hep buralarda sanki
Bu da kimdir ahali !
Bu bir kaç günlük kişi
İstasyonda bekliyor yolcu
Gelecek olan son trenini
İniyor yavaş yavaş merdivenleri
Yalnız yapa yalnızdı kendisi
Aynalardı benliği
Kafam karışıktı inan bana
Anıyorum bu mısralar sana
Feryadım ağlamayan kağıda
Konuşmayan burada ki aynaya
Ne kadar güzel senin gözlerin
Bu şehir karanlık,burdan gidelim
Gel,biz maziyi aklımdan silelim
Karanlığımızın üstüne beyaz
Beyazın üstüne korkudan yaz
Şehir karanlık, evet çok karanlık
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!