Sevgilerin kirletildiği, dostluğun üç kuruşa satıldığı bir dünyada
Ben seni çocuk saflığında sevdim.
Dudaklarım kan olsa da yutmayı öğrendim.
Sen gittin; ben ise sadece sustum.
Şimdi kötü günlerimde arayıp sormayanları,
Beni yok sayanları,
Her ihtiyacım olduğunda kaçanları
Ait oldukları yerlere gömüp gidiyorum.
Yıkılmaz başımı,
Usturupsuz dilimi
Ve sevgiye aç yüreğimi yanıma alıp
Sevginin hâlâ var olduğu yerlere gidiyorum.
Alın sahte aşkınızı,
Alın yalan sözlerinizi,
Alın vurdumduymaz yüreğinizi — sizin olsun.
Bana samimi insanlar yeter.
Ben artık kimseye eyvallah etmem.
Düşmanım da bellidir, dostum da.
Arkamdan konuşan yüzüme bakmasın.
Benim soframa hain oturamaz.
Kırıldım, düştüm, sustum belki…
Ama yıkılmadım!
Her darbede daha da sertleştim,
Her ihanette daha da güçlendim.
Ve hep bildim: ilik, en sert kemiğin içinden çıkar.
Beni yok sayanları gömdüm,
Sahte dostları sildim.
Sevgiyi bilmeyenleri unuttum.
Yalancı sözlerinize yer yok artık.
Ben kendi yolumda,
Kimseye eyvallah etmeden göğsüm dik yürüdüm.
Bundan sonra kimseye acımam.
Hak edene hak ettiğini yaşatırım.
Açık ve net:
Üzeni üzer,
Kıranı kırar,
Gideni unuturum.
Benim sevgim de, zamanım da değerli.
Yüreğimi kirletmeye çalışan herkesle
Hesaplaşmam yakındır.
Öldünüz ve gömüldünüz siz,
Ölüler konuşamaz; sizi duymuyorum, baylar,bayanlar,
Duymuyorum sizi...
22.09.2025 16:17
Kayıt Tarihi : 22.9.2025 16:21:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!