oda soğuk, uykuda ayaz...
hissetmiş sanki gönlünü
küçük bedende
gezinirken kuru ayaz
elleri anasının koltukaltında...
doymamıştı kara toprak
susuzluğa aç
bir doysa kuru toprak
soğuk ayazına … karlara
güneş doğsa, odası ısınsa...
oda soğuk, uykuda ayaz...
çare değilse de derdine
ısınan elleri
ya karnı! .
dört duvar yoksulluk
yol vermez, ekmek vermez...
karlar altında düşleri
yoksulluğun pençesinde
kimsesizliğin penceresinde
gülümsüyordu gözleri
O daha çocuktu…
oda soğuk, uykuda ayaz...
uyanmıştı … altı yaşında
karnı aç
mide yapışmış sırtında
bir taş, küflü somun
pasta edasıyla tutuğu ellerinde…
gülümsüyordu gözleri
….çünkü o daha çocuktu
oda soğuk, uykuda ayaz
çilesi dolacak zamanların
ve
bir gece bir sabaha
elbet güneşle doğacaktı…
16.04.2007
Aydan KüllüceKayıt Tarihi : 16.4.2007 06:25:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
şairin bizzat yaşadığı… bir dosta… o da çocuktu…sıcağıda soğuda bilen...

saygılarımla
' Oda soğuk, kapıda ayaz,' şeklinde nakarat daha çarpıcı olurdu gibime geliyor.
Neden antoloji şaiirleri mısra başlarınnı büyük harf yapmaz anlıyamıyorum. Oysa okullarda öğrettiğimiz ve dilbilgisi kuralıdır.; mısar başları büyük harf yapılır. Bunlar benim yapıcı önerilerimdir.
Devam yazmaya diyorum...
TÜM YORUMLAR (10)