Sukûta nâzır bir nûn düştü gönlüme
Mürekkebi ufka çalan kızıl
Yansırken asil duruşu kaleme
Mime döndü kifayetsiz sözler...
Vuruldu mührü
Merhametsiz karanlık içindeyim
Ne zaman güneş doğacak bilmiyorum
Mavi denizlere mor dağlara karşı
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Devamını Oku
Ne zaman güneş doğacak bilmiyorum
Mavi denizlere mor dağlara karşı
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
GÜZEL bir müzik eşliğinde ne kadar güzel şiir tadında huzur ile okudum şiir seslendirlmeside yapıla bilir zahir ben kendi şiirlerime yapamıyorum bilmiyorum çünkü çok güzel dizeler iyi ki uğradım şiir gönüllere selam olsun.ama ne olur kelam susmasın yazalım kıyamete kadar
Sen üzülme ey sevgili!
İnkarı vird edinenlere
Yunus’un niyâzı gibi
Nûn ve sabır hürmetine...
Mübine râm oldu kordan yürekler
Pası silindi kirlenmiş seslerin
İkram olunan öğütle
Gözyaşı eğildi kırık dal gibi
Şükür edâsıyla suskundu âlem
Bir hikmet-i âlâ ahsen-i beşer...
Nun, Levh-i Mahfuz’dur... Kalem, yayılan nur’dandır”. Muhakkak ki Allah’ın yarattığı ilk şey Kalem’dir... Sonra Nun’u yarattı; o (Nun) divittir... Sonra ona (Kalem’e) dedi ki: “Yaz! ”... (Kalem) dedi ki: “Ne yaziyim? ”... “Amel, rızık, eser ve ecel’den olan ve olacakları yaz” dedi... O da kıyamet gününe kadar olmuş ve olacakları yazdı... İşte “Nun velKalemi ve ma yesturun” kavli budur... Sonra Kalem’in üstünü mühürledi de artık (Kalem) kıyamet gününe kadar konuşmadı... Sonra Allah, aklı yarattı da şöyle dedi: “İzzetim hakkı için, sevdiğim kimselerde seni mükemmel kılacağım, buğzettiğim kimselerde ise seni noksanlaştıracağım”. Kalem Sûresi, Mekke-i Mükerreme’de 2.sırada nazıl olmuştur... 52 ayettir... Adını, ilk ayetindeki “Kalem” kelimesinden alan bu sûrenin diğer bir adı “Nun” Sûresi’dir... Kalem Sûresinde: Nun, Kalem ve yazdıkları... “İkra’”ya mazhar olan Hz.Rasûlullah’ın, ondan sonra nazıl olan bu ilk ayetler ile O’nun üstün özelliklerinin ve büyük ahlakının vurgulanması... Kureyş kafirlerinin/Rasûlullah’ı inkar edenlerin vasıfları... Zahiri mevkileri ne olursa olsun, Hak’dan ve Sistem’den gafil olanlara itaat edilmemesi... Cimrilik... Azabın kaynağı... Mücrim olmamak için müslim olmak lazım... Secdeye muktedir olamayanlar... Sahib-i Hut (Yunus) un ibreti... Kötü bakışlar (nazar) ... Kur’an’ın öğüt olduğu alemler? ,... gibi pek çok önemli konu açıklanmaktadır
HB CAN NE GUZELDIR MANEVICE BAKABILENE..SAYGILAR
Yine güzel bir şiirini derinden gelen yürek sesinle dinledim.
Kalemin daim olsun. Sevgimle kutluyorum.
USTA KALEME TAM PUANLA TEBRİKLER.
sevgi dolu yüreğini kutlarım
mükemel anlatım tarifsiz bir paylaşım
gönlün şen hayalerin gerçek
yarınların aydınlık ve ilhamın bol olsun
Harika bir şiir,sanki nun suresinin tefsiri gibi güçlü kalemi kutlarım saygılarımla Hasan karabay
ne güzel tercümanlık olmuş...duyarlı yüreğinize sağlık...tebrikler...teşekkürler....
Tebrikler
Züleyha Özbay BİLGİÇ her şiirinde doruklarına ulaşıyor şiir kulesinin...
Çok çarpıcı metaforları,birbirini tümleyen nadide sözcüklerle oluştururken 'sağlamlığa da ' özen gösteriyor.
Şiirin içinde ,başka bir evrenin keşfedilişi gibi' yeni algıları var..
Özellikle 'gibi'' benzetme ilgeciyle kurulan bağ anlamı somutlamada etkili olmuş.
''Bir hikmet-i âlâ ahsen-i beşer...'' terkip grubunun şiirsel öykülemenin içine monte edilişini başlı başına bir işçilik olarak değerlendiriyorum.
Değerli BİLGİÇ'i kutluyorum.
teşekkür ederim değerli şari. divanın osmanlıcanın kendine has bir tunusu olduğunu düşünüyorum zira osmanlıca divan çok zengin bir dildir. eğer o kelimeleri türkçe yazsaydm bu kadar ahenk ve anlam zenginliği katamazdım bu dilin tadı da bir başka. arada böyle yazarım . ve nun suresini en güzel bu şekilde ifade edebildim.. saygılar sunuyorum.
Bu şiir ile ilgili 61 tane yorum bulunmakta