Uzaktan bakınca dağ sandıklarım
Yanına vardıkça ufaklaşıyor
Seyyar bir mezarmış sağ sandıklarım
Her saat dünyadan uzaklaşıyor
Küflüymüş, yemyeşil bağ sandıklarım
Ayağa bağ olup tuzaklaşıyor.
İnsanı insan yapan akıl ruh kalp üçgeni
İmanla tedavi etmeli bu üç geni
Arı çiçeğe konar, sinek yaraya konar
Martı denize konar, kartal karaya konar
Zevk ve renk tartışılmaz, su götürmez bu gerçek
Gönül bu kimi aka kimi karaya konar
Bir hüzün şelalesi gibi burda Akşamlar
Gülüşler acımtırak bakışlar hüzün tığı
Günler azap kuyusu şafağı bürür gamlar
Yol, insan aşuresi; cadde, ateş ırmağı
Zaman bir muammadır ilkle son arasında
Aşk Sihirli Bir Bakıştır
Aşk, sihirli bir bakıştır
Suya düşer gölgesi
Kurşun damlarken ay ışığından sevdalı yüreklere mehtaplı gecelere çizilir yalnızlığın resmi
ARARSIN BENİ
Bilmiyorsun şimdi değerimi hiç
Gün gelir çırayla ararsın beni
İstersen yalan de, yemin et, ant iç
Dilinde narayla ararsın beni.
Ninniler kalsiyumlu, gülücükler hormonlu
Bu tarafta ne varsa sahte ve suni bebek
İmkânın varsa gelme, dost yüzler hep limonlu
Hayal kırıklığıdır gelenin sonu bebek
Sevginin ülkesi yok gönül denen atlasta
Seni gördüğüm zaman alır beni helecan
Nedeni ne ola ki söyle bana hele can
Sana müptelalığım işledi sicile can
Bundan sonra ne yapsam ne etsem nafile can
Seneler boyunca Don Kişot gibi
Hayalle savaşan kalemşörmüşüm
En tatlı sözlerim bir isot gibi
Çıraklardan daha amatörmüşüm
Çok zaman rakipsiz gördüm kendimi
Dilberâ çok güzelsin müptelan serden geçer
Hüsnüne mâil olan ab-ı keserden geçer
Ebrulî gözlerine ram olan erbâb-ı aşk
Karanlık gecelerde tandan seherden geçer




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!